27 Haziran 2017

Bir zamanlar "Radyo Tiyatroları" Vardı...


Televizyonun hayatımıza girmediği yıllarda, radyoların en sevilen programlarından biri olan radyo tiyatrosu gönüllü bir çalışmayla yeniden canlandırıldı. Anton ÇEHOV’un “Martı” isimli oyunu canlı performans ile TRT İzmir Kent radyosu stüdyolarında yeniden seslendirildi.
Derya MANAV’ın hazırlayıp sunduğu “Akşam Neşriyatı” programda; Boris Alekseyeviç Trigorin rolünü Besalet ALKAYA, İrina Nikolayevna Arkadina rolünü Nurten ÖĞÜT, Nina Mihaleyeviç Zareçnaya rolünü Özden YÜKSEL, Konstantin Gavriloviç Treplev rolünü Tunca YÜKSEL, dış ses Derya MANAV tarafından seslendirildi.
Program sonunda konuşan radyo tiyatrosu gönüllüleri; Radyo Tiyatrosunun geçmişte çok önemli bir yeri olduğunu söylediler program yapımcısı Derya MANAV’a bu fırsatı verdiği için teşekkür ettiler.
Saat 23.05’tebaşlayan başlayan “Akşam Neşriyatı” programı yaklaşık 30 dakika sürdü.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT


26 Haziran 2017

Yangın Eğitimi Verildi.

İzmir İtfaiye daire başkanlığı Yangın ve Doğal Afet Eğitim Merkezinde, “İzmir Kent Konseyi Kadın Meclisi Kadın Çalışma” grubuna yangın eğitimi verildi.
“İzmir Kent Konseyi Kadın Meclisi Doğal Afetlerde Kadın Çalışma Grubu” başkanı Hülya BİLGEN, “İzmir’de yaşayan en az bin kadına ulaşılarak kadınların doğal afetlerden en az zararla kurtulabilmeleri için gerekli bir dizi eğitimlerden biri yangın eğitimiydi. Tüm İzmirlileri ve kadınlarımızı eğitimlerimize katılmaya davet ediyorum” dedi.
Teorik ve pratik olarak gerçekleştirilen eğitimde, İtfaiye eğitmeni Zeynep SARITAŞ yangının sebepleri, yangın anında neler yapılması gerektiği, ihbar nasıl yapılmalı,ve nasıl müdahale edileceği yönünde bilgiler verdi.
İtfaiye eğitmeni Zeynep SARITAŞ, kadın çalışma grubuna örnek yangın videoları izletti. Evlerinde ya da iş yerlerinde, arabalar da çıkabilecek olası bir yangın halinde nasıl müdahale edebileceklerini anlattı. Daha sonra soruları cevaplandırdı.
Yangın eğitiminin ardından tatbikat alanında uygulamalı yangın tatbikatı yapıldı. İzmir kent konseyi kadın meclisi kadın çalışma grubu yangın söndürme tüpü ile yanan yangını başarı ile söndürdüler.



İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

14 Haziran 2017

KASİAD ve KBD İftar Yemeği Düzenledi.



Karşıyaka Sanayici İşadamları Derneği ve Karşıyakalılar Birliği Dernekleri birlikte bir iftar yemeği verdi. 14 Haziran Çarşamba akşamı Eren Şahin Eronat Ortaokulu’nda düzenlenen iftar yemeğine yoğun bir katılım oldu.


İftara Karşıyaka Kaymakamı Sadettin Yücel, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, KASİAD Başkanı Süleyman Özsakallı, Karşıyaka Müftüsü Cahit Erhun, Karşıyakalılar Birliği Derneği Başkan Yardımcısı Burcu Genes, Kızılay Karşıyaka Şube Başkanı Kamil Karadeniz, Dernek yönetim kurulu üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı.


Karşıyaka Müftüsü Cahit Erhun’un Kur’an okuması ile başlayan iftar, Karşıyaka Kaymakamı Sadettin Yücel’in davetlilere hitaben bir konuşmasıyla devam etti.


Oldukça samimi bir ortamda gerçekleştirilen İftar yemeğin de Karşıyaka Sanayici İşadamları, STK’lar birlik ve beraberlik mesajları verdiler.


İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

9 Haziran 2017

BAL-GÖÇ Geleneksel İftar Yemeğinde Buluştu..



İzmir Balkan Göçmenleri Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği (BAL-GÖÇ) 9 Haziran 2017 tarihinde Sarnıç’ta bulunan Mümin Gençoğlu sosyal tesislerinde iftar yemeği düzenledi.


1500 kişi gibi yoğun bir katılımın olduğu iftar yemeğin de çorba, pilav, et ve tatlıdan oluşan menü ikram edildi.


İzmir Balkan Göçmenleri Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Ayşe KAYAPINAR yaptığı açılış konuşmasında “Mübarek Ramazan ayının bereketini siz değerli üyelerimizle yaşamaktan çok memnunum. Allah oruçlarınızı kabul etsin, hepinize hayırlı ramazan’lar diliyorum. Afiyet olsun” dedi.

İftar yemeğinde ayrıca Bursa BAL-GÖÇ, BGF Genel Başkanı ve BRTK Başkan vekili Prof. Dr. Yüksel ÖZKAN yaptığı konuşmada istisnai vatandaşlık konularında son gelişmeleri anlatarak üyeleri bilgilendirdi.

İzmir BAL-GÖÇ’ün ilkelerinin en başında hoşgörü geldiğine dikkat çekildi. Geçmişte ve şimdi olduğu gibi gelecekte de İzmir BAL-GÖÇ’ün sofrasının kardeşlik, dostluk ve barış sofrası olmaya devam etmesi dilekleriyle yemek sona erdi.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT


6 Haziran 2017

İstanbul’da "Bahçe ve Çiçek Sergisi” MÖTBE’de açıldı..

“İstanbul’da Bahçe ve Çiçek Sergisi” Ege Üniversitesi Prof. Dr. Yusuf Vardar-MÖTBE kültür merkezinde açıldı.

Botanik Bahçesi Fotoğrafçısı ve Sergi Koordinatörü Kenan KAYA “İstanbul’da Bahçe ve Çiçek Sergisi” çalışmaları hakkında bilgi verdi;

“Ali Nihat Gökyiğit Vakfı bünyesinde faaliyet gösteren Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi'nde düzenlenen "İstanbul'da Bahçe ve Çiçek" sergisine gösterilen büyük ilgi gezici bir kopyasının hazırlanmasına yol açtı. " İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti" etkinlikleri arasında yer alan bu sergiyi hazırlayabilmek için 17 müze, 10 kütüphane dahil, çeşitli kaynaklardan ve başta çok değerli sanat tarihçisi Prof. Dr. Nurhan Atasoy olmak üzere danışmanlarımız ve sanat severlerden yararlandık. Bu çalışmalar bize İstanbul'un zengin bahçe ve çiçek kültürünün çok az bilindiğini ve tanıtılmaya muhtaç olduğunu gösterdi. Birbirine karışan kuş ve su seslerini, zarif çiçeklerin renk ve desenleri ile buluşturmaya özen gösteren ve bunları keyifle seyretmek için birbirinden güzel köşklere yer veren Osmanlı bahçelerinin tasviri, hayret ve hayranlık yaratmaktadır. İstanbul'da çiçek yetiştirme ve çeşitlerini elde etme sanatı, şiir ve müzik gibi tutkulu, ince bir sanat olmuştu. Örneğin lalede 1585, gülde 1018 çeşidin isimleri ve yetiştirenleri kayıtlara geçmişti. Evliya Çelebi 17.yy'da İstanbul'da birkaç bin bahçe, bostan ve sur içerisinde seksen kadar çiçekçi dükkanı olduğunu belirterek, dönemin çiçek sevgisini dile getirmiştir. "Bahçıvan" ve yeni bir çiçek çeşidi geliştirenlere verilen " Sahib-i tohum" unvanlarını almak hükümdarlar için bile iftihar vesilesi oluyordu. 1641 yılında" Bahçe Düzenleme ve Ağaç Geliştirme" adlı cemiyetin kurulması ve "Çiçekçibaşı" makamının oluşturulması, konuya verilen önemi ve kurumsallaşma çabasını göstermektedir. Kısa bir zaman sonra bu cemiyet, adeta bir akademi gibi çalışan" Çiçek Meclisi" unvanını almış ve yeni çeşitlerin kabulü ve isim alabilmesi için tespit ettiği şartları uygulamaya başlamıştı. Bu kriterlerin sayısı, örneğin lale için 20, nergis için 22'ye ulaşmıştı. Manevi değerler de taşıyan gül ve lale, çiçek tahtına oturmak için hep rekabet içinde oldular. Ulaştığı her yeri fetheden lale için;" Haşa, gülü de severim, fakat açmış gülü değil, henüz gonca halindeki gülü. Çünkü gonca halindeki gülde ufak lalenin hali vardır" denecek kadar, lale herkesin gözdesi olmuştu. Avrupa'ya da gitmeye başlayan lale, 17.yy başlarında Hollanda'da "Tulipomania" (lale çılgınlığı) dönemine yol açmıştı. Çiçek kadar ağaç da özellikle servi, çınar ve meyve ağaçları İstanbul bahçeleri ve yaşamında önemli yer almıştı. Meyve ve çiçekler ise Osmanlı mutfağını zenginleştirmede sebzeler ile yarış etmişlerdi. Çiçek yetiştirenler kadar, bunların motiflerini değişik sanat uygulamaları ile çok çeşitli yer ve malzemelerde, süsleme unsuru olarak nakşeden mahir sanatçılar yetişti. Çiçek ve meyve motifleri, Türklerin hayatına giren bütün eşyaları ve yaşam alanlarını süsler oldu. Bu sergi ile birlikte, İstanbul'un çok az bilinen ama çok yücelmiş bahçe ve çiçek kültürünü 152 adet eser ile tanıtmaya çalıştık. Bugüne kadar yurtiçinde 48 farklı mekanda halkımızın beğenisine sunulan sergi Hollanda ile ilişkilerimizin başlamasının 400. yılı anısına Lahey’de sergilenmiştir.”

5 Haziran’da açılan sergi Temmuz ayına kadar açık kalacak.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

5 Haziran 2017

Doğa, Deniz ve Kumsal


Taşıt gürültüsü yok, kalabalıktan uzaksınız, karşınızda gri betonlar yerine masmavi bir deniz var. Bunaltıcı hava yerine denizden esen ılık rüzgar ile serinliyorsunuz. Şehrin gürültüsünden, bunaltıcı sıcağından ve stresinden uzaklaşıp tabiatla iç içe vakit geçirmek isteyen, aileler piknik yapıp denize girmek için İzmir’e yakın yerleri tercih ediyor. Gümüldür tercih edilen yerlerin başında geliyor.

Eğer kamp hayatını da yaşamak gibi bir hayaliniz varsa Gümüldür’ün alternatif tatil rotalarından biri olan “Portakal Kamping” geniş kumsalı ve tertemiz deniziyle huzurlu bir atmosfer sunuyor. Portakal kamping işletmecisi olan Kenan TAŞDEMİR;

“Ben on yıldır organizasyon işiyle uğraşıyorum. Konserler, açılışlar, kokteyller, toplu sünnetler gibi organizasyonlar yaptım. Gece kulüplerinde geceler düzenledim. Gümüldür’de “Portakal kamping”i eşim Gül TAŞDEMİR ile işletmeye başladık. Tesisimiz denize sıfır bir mekan. İşletmemizde kurulu çadırlarımız ve 4 odamız var. Misafirlerimiz çadır veya odalarımızı kiralayabiliyor. WC, duş, bulaşık yıkama alanımız mevcut. Dinlenmenin yanı sıra eğleneceğiniz keyifli zaman geçirebileceğiniz bir kamp alanı. Bu hafta sonu İzmir’den şiir ve müzik severlerin oluşturduğu bir grup kampımızda konaklayacak. Gündüz çadır ve oda imkanlarımızla onlara en iyi hizmeti verebilmeyi hedefledik.
Gündüz denize girip kumsalımızda güneşlenecekler. Gece ise Gümüldür sahilinde yapacakları sanatsal etkinlik için ben onlara ses sistemi kuracağım. Kamp ateşi yakacağım. Mumlarla aydınlatma yapacağım. Misafirlerimiz memnun kalması için ekip olarak çalışacağız. Gümüldür’de kamp alanı işletme sebeplerimden biri İzmir’e çok yakın olması. Hem İzmir’e ulaşım yönünden yakın, denizi ve kumsalı muhteşem. İzmir’in gürültüsünden kaçmak isteyenler çok kısa bir zaman sonra Gümüldüre gelip sakin bir ortamda dinlenebiliyor. Denize girebiliyor. Denizimiz kumlu. Kumsalı çok beğeniliyor.”

Doğa, deniz ve kumsalın en saf hallerinden birine dahil olmak için, İzmir’e bu kadar yakın İzmir’den bir o kadar uzak olmak istiyorsanız Gümüldür “Portakal Kamping”e uğramanızı tavsiye ederim.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT


3 Haziran 2017

İpeğin Doğayla Dansı Sergisi Açıldı..

“İpeğin Doğayla Dansı” sergisi İzmir Büyükşehir Belediyesi Meslek Fabrikası’nda 3 Haziran 2017 tarihinde açıldı. Sergi açılış kokteyline İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun eşi Dr. Türkegül KOCAOĞLU, Konak Belediye Başkanı Sema PEKDAŞ ve kalabalık bir davetli grubu katıldı.
Açılış kokteylinde konuşma yapan Dr. Türkegül KOCAOĞLU, “Gülfer hanımın ellerini gördüğüm zaman çok duygulanıyorum. O güzel elleri ipek böceği aşkından dolayı, hemcinslerine olan sevgisinden dolayı parça parçadır. 
Bana bu çok motive edici gelir. Bende bir şeyler yapmalıyım, bütün kadınlar bir şeyler yapmalıyız, bilmiyorsa öğretmeliyiz. Buna bütün toplumun özellikle kadınlarımızın çok ihtiyacı var. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Çok güzel bir toplantıda Sayın Sema başkanım da burada. Gülfer Hanım ve Müjgan hanıma emekleri için çok teşekkür ediyorum” dedi.
Ödemiş’te İpeği sanata dönüştüren Gülfer KESKİN, 30 yıllık eğitimciliğinin yanı sıra yöresel değerlere önem veriyor. Yok olmakta olan sandık ve çeyiz değerlerinin gün yüzüne çıkması çabalarını sürdürüyor. İpeğe olan merakının çocukluk yıllarında annesinin yetiştirdiği ipek böceklerinden gelmektedir. Gençliğinde gittiği kurslar, sonraki yıllarda el becerisi olarak geri dönmüştür. İpek böceğinin eski değerini kazanması için yöre kadınlarına destek vermiş, Ödemiş Kadın Kooperatifinin kurulmasında ve çalışmalarında büyük katkılar sağlamıştır.
Çocukluğundan beri renklerle uğraşmayı seven Gülfer KESKİN, bazen cam bazen ahşap boyadı, yağlıboya resim yaptı. Hayalinde renklerle uğraşmak hep oldu. Yörede dokunan ipekli kumaşları altı yıldır geleneksel yöntem ve yöre bitkileriyle boyayarak günümüze taşımaktadır.
Gülfer KESKİN’e göre ipeğin yolculuğu ipek böceğinin kozasını örmesiyle başlar. Kozalar ipliğe, iplikler iğne oyasına, kumaşa dönüşür, boyanır fular olur, elbise olur ve bizle beraber yaşamaya devam eder.
Sergi’de Müjgan GEZGEN’e ait resimler de beğeni ile izlendi. 1961 yılında Eskişehir’de doğan Müjgan GEZGEN, Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim-İş Öğretmenliği Bölümünden mezun oldu. Oya Kınıklı, Hasan Akın, Hasan Pekmezci, Mustafa Ayaz, Turan Erol, Behiye Büyükişleyen, Murşide İçmeli, Hayati Mismağ, Handan Tunç, Cengiz Savaş, Söbitay Özer, Rüçhan Arık atölyelerinden eğitim aldı. 1985 yılından bugüne kadar profesyonel olarak güzel sanatlar fakültelerine öğrenci hazırladı. 
Çocuk ve yetişkinlere yönelik hobi ve resim kursları düzenledi. Birçok karma sergiye katıldı. Halen Birgi’deki atölyesinde çalışmalarına devam etmekte ve İzmir-Ödemiş’te resim öğretmenliği yapmaktadır. 16-25 Mayıs 2016 tarihleri arasında İzmir Seba Sanat Galerisi’nde kişisel sergi açmıştır.
“İpeğin Doğayla Dansı” doğal boyama ipek sergisi 12 Haziran tarihine kadar Pazar günleri hariç 09.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.




İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

1 Haziran 2017

İzmir Spor İl Müdürlüğü İftar Yemeğinde Biraraya Geldi..

İzmir İl Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü İftar yemeği verdi.
İftar yemeğine Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ali Osman TATLISU, şube müdürlerinin yanı sıra il müdürlüğünde ve tesislerde görev yapan kurum personeli aileleri ve Çovakspor Kulübü yöneticileri ve sporcu çocuklar katıldı. iftar programı Kuran-ı Kerim okunarak ve Ramazanda oruç tutmanın sağlık açısından önemi anlatılarak başladı.
İftarda konuşan İl Müdürü Ali Osman TATLISU, " Ramazan-ı Şerif vesilesiyle toplandığımız bugün, aynı zamanda ülkemiz zor bir dönem geçirmektedir. Tüm zorluklara rağmen topraklarımız üzerindeki karanlığı kaldırabilmek şüphesiz ki birlik ve beraberliğin sağlanmasıyla gerçekleşecektir. İnşallah bundan sonra huzur ve güven içinde daha nice Ramazanlarda bir arada olmayı Cenab-ı Haktan dilerim " dedi.




İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT