31 Mayıs 2019

Yaz Eğlencesi İzmir Park’ta

İzmir Park Alışveriş Merkezi’nin Çocuk Kulübü etkinlikleri Haziran ayında da dopdolu bir içerikle minik ziyaretçilerine keyifli anlar yaşatmaya devam edecek.

Yaz tatilinin yavaş yavaş yaklaştığı şu günlerde İzmir Park Alışveriş Merkezi, çocuklar için eğlenceli bir Çocuk Kulübü programı hazırladı. 6-11 yaş arasındaki tüm çocukların ücretsiz olarak katılabildiği etkinlikler 1 Haziran’da “Karagöz Hacivat Pop-Up Kart Yapım Atölyesi” ile başlayan, 8 Haziran’da “Traktör Maket Yapım Atölyesi”nde buluşacak olan minikler 15 Haziran’da ise Babalar Günü etkinliği kapsamında babaları için masa seti hazırlayıp sevgilerini dile getirecekler. 22 Haziran’da ise “Tik Tak Oyunu Yapım Atölyesi”nde el becerilerini konuşturacak olan minikler 29 Haziran’da ise “Bukalemun Kuklası” yapacaklar.

Üç seans olarak gerçekleşen İzmir Park Çocuk Kulübü etkinliklerine katılmak için alışveriş merkezindeki danışma biriminden form doldurulması gerekiyor.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

27 Mayıs 2019

Foça’da kıyı Temizliği


“Bir Yokmuş Bir Varmış” ve “Sıfır Atık” projeleri kapsamında ilkokul öğrencilerine geri dönüşüm bilincini kazandırma ve çevreyi koruma amacıyla “Foça İngiliz Burnunda”  düzenlenen kıyı temizliğine çevre ilçelerden projede eğitim alan öğrenciler ve çevre gönüllüleri katıldı.  İzmir Büyükşehir Belediyesi Atık Yönetim Şube Müdürlüğü ve Sosyal Projeler Şube Müdürlüğü, Foça Belediyesi, Foça İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Ege Orman Vakfı, İMEAK Deniz Ticaret Aliağa Şubesi ve TURMEPA Deniz Temiz Derneği işbirliği ile gerçekleştirilen kıyı temizliğinde 167 kilo atık toplandı.

Kıyı temizliği sonrası Foça Belediye Başkanı Fatih Gürbüz izmirdehaber.com’a  yaptığı açıklamada; Bugün proje’ye destek veren ekiplerle bir araya geldik. Projemizde öncelik çocuklarındı. Büyüklerin çocuklara örnek olması gerekirken bugün çocuklar bize örnek oldular. Küçücük parmaklarıyla Foça’nın kıyılarını temizlediler. Öncelikle çocuklarımıza, projeye destek veren tüm kuruluşlara çok teşekkür ederim” dedi.  

Temizliğin ardından Foça Belediyesi Karakum Plajı Sosyal Tesislerinde toplanan küçük çevrecilere, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nce hazırlanan ikramlar dağıtıldı. Çocuklar için hazırlanan müzikli programın ardından etkinlik sona erdi.   



İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT 




26 Mayıs 2019

Otantik Pazar


Sadece pazar günleri Güzelbahçe-Yaka Mahallesi’nde kurulan ve İzmir’in dört yanından ziyaretçileri ağırlayan “Yaka Otantik Halk” pazarını diğer pazarlardan farklı kılan özelliği, üretici pazarı olmasıdır. Burada en taze meyve, sebze, köy ekmeği, zeytin, reçel, turşu, ev yapımı tatlı, börek, sarma, çörek, ayran, limonata, kuru bakliyat, bal, mevsiminde kurutulmuş meyveler gibi yöresel tatlar ile el emeği göz nuru ürünleri bulabilirsiniz.
Yaka Mahallesin’nde Pazar günleri evlerinin bahçelerini mekana dönüştüren mahallede oturanlar serpme köy kahvaltısı veya gözleme çeşitleri seçenekleriyle de ziyaretçilerini karşılıyor. Güler yüzlü ev sahipleri sayesinde hafta sonu kendi evinizin bahçesinde kahvaltı yapıyor veya kahve içiyor gibi oluyorsunuz.  Keyifle uzun sohbetler ederken lezzetli gözlemelerin tadına bakabiliyorsunuz.
İzmir Modern olarak “Yaka Otantik Halk Pazarı” esnafını ziyaret ederek sohbet edip, hayırlı işler dileğinde bulunduk. 

“Yaka Otantik Halk Pazarı” esnaflarından Sultan Çetin; “Köy yumurtalarım ilgi görüyor. Kendi bahçemde yetiştirdiğim sebzeleri satıyorum. Kendi yaptığım tarhana ve zeytinyağlı köy sabunlarımı satıyorum. Kış dönemi çok fazla ot çeşitleri getirdim. Bugün kabak, bezelye, bakla gibi bahçemde yetiştirdiğim ürünlerimi getirdim. İzmirliler Pazar günleri taze ürün almak için geliyorlar. Kahvaltı ve gözleme yerlerimiz var. Kahvaltılarını yapıp alışveriş yapıyorlar. Hafta sonları buraya gelen herkes buradan mutlu ayrılıyor” dedi.  
Akif ve Güler Mert çifti “Yaka Otantik Halk Pazarı”nda katkısız undan tam buğday, ekşi maya köy ekmeği satan bir üretici. Doğma büyüme Yaka mahallesinde olduklarını ifade eden Mert çifti sözlerini şöyle tamamladı.

Bahçemizde ne yetişirse onu getiriyoruz. Biz halden sebze veya meyve alıp satmayız. Bugün kabak, salatalık getirdik. Önümüzdeki günlerde biber, patlıcan getiririz. Yazın müşterilerimiz biraz azalıyor. Kış dönemi çok yoğun geçiyor. Bu Pazar herkesin ziyaret etmesi gereken üretici pazarıdır. Emeği geçen herkese teşekkür ederiz. Tüm İzmir halkını dört mevsim pazarımıza destek vermeye bekleriz.
“Yaka Otantik Halk Pazarı”na altı yıldır üretici Pazar esnafı olarak katılan Mustafa Dilli; “Ben ev yapımı ıspanaklı, pancarlı, domatesli erişte, sade ve çorbalık erişte çeşitleri ve yufka ekmeği satıyorum. Eşim hafta içi erişte ve yufka ekmeğini hazırlar. Ben burada satarım. Eşim de gözlemci de gözleme açar. Otantik bir Pazar olduğu için ilgi görüyor. Fakat daha fazla ziyaretçisi olabilir. Otantik pazarımız da herkes kendi ürününü satıyor. Pazarımızı görmeyenlere,  mutlaka gezilmesini tavsiye ederim” diye konuştu.
On senedir “Yaka Otantik Halk Pazarı”nda tezgah açan Necla ve Ali Yalçın çifti ise; Her Pazar otantik pazarda özellikle Necla Yalçın’ın yaprak sarmalarını bilen müşteriler Necla hanıma mutlaka uğruyormuş. Ayrıca kış için salamura yaprak hazırladığını da ifade eden Necla hanım tarhana, salça, kuru üzüm, ve elma sirkesini kendisi yapıyormuş.
Ali Yalçın ise çok önemli bir konudan bahsediyor. Biz pazarcı esnafı belediyeye ödediğimiz ücretler ile öğrencilere burs veriyoruz. Çocuk okutan pazarcı esnafı olduğumuz için bu Pazar bizim için çok önemli, dedi.

Nasıl Gidilir?

İzmir merkeze 25 km. mesafede bulunan Yaka mahallesine 82 numaralı Siteler-Fahrettin Altay ile ulaşım sağlanmaktadır.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

23 Mayıs 2019

Etik Haftasına Doğru


Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Çağatay Üstün yaklaşan "Etik Haftası"yla ilgili şu açıklamalarda bulundu.

25 Mayıs Etik günü ve haftası yaklaşıyor. Yaklaşık olarak 5 yıldan beri bu güne katkı sağlayan ve
toplumla bilgi paylaşan bir akademisyen olarak sizlere seslenmek istiyorum.

Gönlünde etik ve ahlâki duygulara yer vermek istemeyenler,
Yanlışı sürekli hale getirenler,
Yüreklerini öfke ve kibir ile süsleyenler,
Hayal kurmamızı engelleyenler,
Yanlışı doğru gibi göstermeye kalkanlar,
Kendi anlamsızlıkları içinde boğulanlar,
Acı ve ıstırabı çoğaltanlar,
Etik olandan vaz geçip, daha düşük düşüncelere yönelenler,
Dünyayı karanlık bir hale getirmek için uğraşanlar,
Aldatanlar, gerçeği saklayanlar,
İkilemler içinde kalanlar,
Zamanı boşa harcayanlar,
Okumadan, araştırmadan konuşanlar,
Tarihi yanıltanlar,
Farklı olan için uğraşmayanlar,
Yoksulluğu gidermeyenler,
Paradan başka şeyi görmeyenler,
Vicdanlarını cüzdana terk edenler,
Sevgiyi yapmacık bir hale getirenler,
Sadece bana diye çabalayanlar,
Dostluklarını yalan ile değiştirenler,
İçtenliği görmeyecek kadar dogmatik olanlar,
Sizleredir sözlerimiz:
Etik haftası yaklaşıyor. Artık bir değişim yapın!
Kendi gerçeğinizi ortaya çıkarın, ama doğru ama yanlış, ama iyi, ama kötü. Etik bir dönem için çabalayın. Ahlâki değerleri yeniden yükseltin. Ruhlarımızdaki arınmayı gerçekleştirmek için düşünceleri berraklaştırın. Olmaz denilenleri deneyin, zorlayarak değil, iyi niyetle yaklaşın. Sevgi ve saygının dilini içtenlikle birleştirin.
Bu sene 25 Mayıs Etik günü ve haftasında da yine çağrıldığımız yerlerde olacağız.
Teşekkürler;
İzmir Büyükşehir Belediyesi,
Karşıyaka Belediyesi,
Gaziemir Belediyesi.
Sizlerle bir gelenek gibi birlikte olmak mutluluk verici.
Hoş geldin 25 Mayıs Etik haftası.
Selam olsun gönlü ve fikri etik’ten, ahlâk’tan yana olanlara.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

22 Mayıs 2019

“Deri”yi sanata dönüştürüyorlar


Beş senedir tamamen deri işleme sanatıyla uğraşan, Tangöze Selma Dursun bu sanatı el yapımı deri kaplı hatıra defterleri, deri üzerine resim çalışmaları, deri takı tasarım çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ediyor. Sanatçı Tangöze Selma Dursun özgün tasarımlarıyla da dikkat çekiyor. Gelen siparişler üzerine de tasarım yapan sanatçı “Düşler Deryası Kültür Sanat ve Eğitim Derneği”ni de kurarak cilt sanatının unutulmaması için çok önemli bir adım attı.

“Düşler Deryası Kültür Sanat ve Eğitim Derneği”ne konuk oldum ve Sanatçı Tangöze Selma Dursun ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

Tangöze Selma Dursun kimdir?
1963 Muş doğumluyum. Asker bir babanın çocuğu olduğum için Türkiye’nin çeşitli yerlerinde bulunduk. Eğitimimi farklı şehirlerde tamamladım. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi aldım. Daha sonra Anadolu üniversitesi İşletme Fakültesi’ni bitirdim. Çocukluğumdan beri boyalarla iç içe bir yaşam geçirdim. Üç yıldır İzmir/Karşıyaka’da yaşıyorum.
16 yıl kadar önce dekoratif boyama teknikleri ile başladığım atölye çalışmalarıma Özcan Tunç Atölye çalışmaları, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Atölye çalışmaları ve başka atölyelerde eğitim çalışmalarına devam ettim. Pek çok kişisel ve karma sergilerde bulundum. Beş yıl kadar önce deri ile tanıştım. Ve gördüm ki deri hem heykelde hem resimde ara malzeme olarak yapmak istediklerimi ifade edebileceğim bir malzeme. Doğal olması, uzun süre dayanabilmesi, şekillendirmeye çok uygun olması beni çok etkiledi. Deri sanatı çalışmalarımda hayal gücümüze dayalı olarak yapılan yeni eserler ortaya çıkarmaya devam ediyorum.

Düşler Deryası Kültür Sanat ve Eğitim Derneği nasıl doğdu?
Düşler Deryası Kültür Sanat ve Eğitim Derneği olarak bu yıl Karşıyaka’da kurulduk. Daha çok yeni bir derneğiz. Çok kısa bir sürede Karşıyaka Belediyesi’nde deri el sanatlarından oluşan “İLKLER” sergimizi açtık. Daha sonra Saint Helen Kilisesi’nde 8 Mart Dünya kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında “Hayat Kadınla Başlar” kadın temalı uluslar arası karma resim ve el sanatları sergisini sanatseverlerle buluşturduk. Deri işleme erkek egemen bir sektör olarak biliniyor. Biz kadınlar deriyi işlerken yüreğimiz ve duygularımızla dokunuyoruz. Derneğimiz olarak bunu daha geniş kitlelere yaymak için atölye çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Cilt Sanatıyla da ilgileniyorsunuz. Özellikle özgün hatıra defteri kapak tasarımlarınız ilgi görüyor. Cilt sanatından ve çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Cilt sanatının tarihi çok eskilere dayanmaktadır. “Cilt” Arapça kökenli bir kelimedir ve deri anlamına gelir. Osmanlı’da cilt sanatında harika eserler meydana getirilmiştir. Biz “Düşler Deryası Kültür Sanat ve Eğitim Derneği” olarak cilt sanatı çalışmalarımız içinde temalı hatıra defterlerimiz ilgi görüyor. Öncelikle kapak için konumuz belirleniyor. Kapak temamızı belirledikten sonra arka kapak için çalışmalarımız belirleniyor. Bir ürünün ikincisinden bir tane daha yok. Sanayi makinesi kullanmadan, dikiş atılmadan deri kapak çalışmalarımız tamamen el yapımı oluyor. Bir defterin oluşması için 45 kez elden geçmesi gerekiyor. Kişiye özel temalı hatıra defterleri piyasalarda çok var. Biz bunları daha özgün, daha çok emek veren çalışmalarımızla ölümsüzleştirmek istiyoruz. Deriden rölyef çalışıyoruz. Deri üzerine resim de yapıyoruz. Bu çalışmalarımızı defter kapağı olarak kişiye özel tasarımlarla çalışmaya başladık. Kadınca dokunuşlarla çok keyifli tasarımlar ortaya çıktı. İlgi görmeye başladı. Talep üzerine yeni eserlerimiz ortaya çıkmaya devam ediyor. Tercihlere cevap vermeye çalışıyoruz.

Kitap tamiri için veya kitap ciltlemek için talep oluyor mu?
Böyle bir talep olmadı. Fakat istek olursa kitap cilt sanatı olarak da yardımcı olabiliriz.


Kişiye özel tasarım yapıyor musunuz? Ne tür talepler alıyorsunuz?
Kendi tasarımlarımızla birlikte kişiye özel tasarımlar da yapıyoruz. Anneye özel, düğün temalı istekler, sanatçılar sergi açılışları için özel defter tasarımları talep ediyor. Anne adayları ultrason döneminden doğum sonrası ziyaretçilerinin de yazabileceği konular da defter tasarlamamızı istiyor. Kendilerinin bir düşüncesi varsa onun üzerinde çalışıyoruz. Dini temalı eserler üretebiliyoruz. Kiliseler de yapılan bir etkinlik sonrası veya İslam dininden duaların bulunduğu defter kapağı çalışıyoruz. İsme özel sevgiliye hediye verebilecek türde isteklerde çok oluyor.
Atölye çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz?
Haftanın belli günleri bir araya geliyoruz. Deri ve boya gibi tüm malzemeleri biz karşılıyoruz. Çünkü çok özel malzemeler kullanıyoruz. Piyasalarda satılan her malzeme bizim çalışmalarımıza uygun olmuyor. Atölyemize katılan arkadaşlarımızın da fikirlerini önemseyerek birlikte çok güzel eserler üretiyoruz. Atölye çalışmalarımıza en az 3 ay kadar katılım göstermek gerekiyor. Daha sonra yapılan tüm eserlerimizi sergi açarak sanatseverler ile buluşturuyoruz.  
Eserlerinizi nerede satıyorsunuz?
Biz ticari bir kuruluş değiliz. Fakat çalışmalarımızın değerini bilen kişilere ulaşması bizim için önemli. Daha çok kitleye ulaşmak ve deri sanatını tanıtmak istiyoruz. Yapılan eserlerimizi sergilemek için yılda bir veya iki kez sergi açmak yeterli olmuyor. Bu konudaki sıkıntılarımızı yetkili yerlere ilettik. Yeni Belediye Başkanlarımızı da ziyaret ederek biz sanatçılar için farklı alanlar yaratmaları konusundaki düşüncelerimiz ileteceğiz.

Çalışmalarımız hakkında ayrıntılı bilgi almak isteyenler “Düşler Deryası Kültür ve Sanat Derneği” Facebook sayfamızı ve instagram hesabımızı ziyaret edebilirler. Derneğimiz Karşıyaka’da bizi ziyarete gelebilirler.
Gelecekle ilgili ne gibi projeleriniz var?
Önümüzdeki aylarda Bostanlı Güzel Sanatlar Parkı içinde sergi açacağız. Atölye çalışmalarımıza devam edeceğiz. Deriyi tanımak isteyen kim varsa “Düşler Deryası Kültür ve Sanat Derneği” atölye çalışmalarına bekliyoruz. Hedefimiz daha çok kitleye deri’yi sevdirmek.
Bir sanatçı olarak kendi ürünlerimizi kendi imzamızı taşıyan bir marka olmak ve huzurlu bir şekilde kendi atölyemizde çalışmak hedeflerimiz arasında.
Deri sanatının size hissettirdikleri nelerdir?
Cildimizi örten tendir. Ten deridir, deri aşktır. Deri sanatı ince işçilik ve sabır gerektirir. Hayal gücümüzle birleşince çok güzel eserler ortaya çıkıyor. Ayrıca, deri sanatı geleneklerimizi, ulusal kültürümüzü yansıtması açısından önemli bir kültür unsurdur.  
Son olarak cilt sanatı çalışmalarınız içinde olan “temalı hatıra defterleri” için neler söylemek istersiniz?
Herkesin başucunda duygu ve düşüncelerini yazabileceği bir hatıra defteri olmalı. Söz uçar yazı kalır. Çocukluğumuzda hatıra defterlerimiz olurdu. Arkadaşlarımıza dağıtır düşüncelerini yazmalarını isterdik. Şimdi onlar çok güzel bir anı olarak bizimle kaldı. Günümüzde çocuklarımızın böyle özel defterleri yok. Sözle konuşulan şeyler uçup gidiyor. Yazı ne zaman yazıldıysa orada duruyor. Ve yaşadığınız yıllara kadar sizinle geliyor. Gelecek nesillere miras bırakıyorsunuz. Kendileri için veya yakınlarına hediye yapmak için ilgi duyan sanatseverleri atölye çalışmalarımıza bekliyoruz.    
 

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

19 Mayıs 2019

Ege Orman Vakfı ile “Karbonsuz Uçuş”


“Gelecek kuşaklar orman yok demesin” sloganı ile 24 yıldır birçok başarılı projeyi hayata geçiren Ege Orman Vakfı, “Karbonsuz uçuş” ile bir ilke daha imza atıyor.  Ege Orman Vakfı’nın www.egeorman.org.tr web adresine eklenen “Karbonsuz uçuş” bölümü ile kişiler, kurumsal veya bireysel olarak yaptıkları uçuşlarıyla ortaya çıkan karbon salımını fidan dikerek telafi edilebilecek.
Yaptığımız her uçuşun küresel ısınmayı arttırdığını ve küresel ısınma sonucunda ormanlarımızın hızla azaldığını belirten Ege Orman Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Yasemen Bilgili, “Karbon ayak izi, her bir bireyin çeşitli günlük faaliyetleri sonucu dolaylı ve dolaysız olarak doğaya yayılmasına sebep olduğu karbondioksit miktarının toplamıdır. Ev, araba, alışveriş gibi günlük rutinlerin hepsinin karbon ayak izimize etkisi vardır. Fakat birçoğumuz için uçuşlarımız kişisel karbon salımımızda en büyük paya sahiptir. Uçuş emisyonlarının %80’i uzun mesafe uçuşlarında gerçekleşir. Özellikle ticari uçuşlar şirketlerin iş süreçlerindeki emisyonlarını oldukça yükseltmektedir.” dedi.
Ege Orman Vakfı’nın, www.egeorman.org.tr web sitesine eklenen “Karbonsuz uçuş” bölümü ile doğaseverler, kurumsal ve bireysel uçuşlar için karbon salımını kolayca hesaplayarak, telafisi için dikilmesi gereken fidan sayısını öğrenip bağışta bulunulabiliyorlar. Bağış yapanlara, Ege Orman Vakfı tarafından “Karbonsuz Uçuş Sertifikası” gönderiliyor.
Karbonsuz uçuş için seyahat ve uçuş sektörlerinin desteklerini beklediklerini belirten Bilgili, “Proje ile ilgili ayrıntılı bilgi almak isteyenler Ege Orman Vakfı’nın 0 232 464 51 60-463 80 80 nolu telefonlarını arayabilirler” dedi.



16 Mayıs 2019

İzmir Park’ta 100. Yıl Coşkusu


Milli Mücadele’nin başladığı 19 Mayıs 1919’un 100. yılı İzmir Park Alışveriş Merkezi’nde renkli etkinliklerle kutlanacak.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100. yılında İzmir Park görkemli etkinliklere ev sahipliği yapacak. Saat 13.00’te 19 Mayıs temalı “Kolektif Grafiti Performansı” ile başlayacak etkinliklerde renkler müzikle buluşacak, bayram ruhu dev panolarda canlanacak. Saat 14.00’ten itibaren İzmir Park ziyaretçilerini karşılayacak olan 100. Yıl Bandosu ise seslendireceği marşlarla milli duyguları zirveye taşıyacak. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri kapsamında saat 14.30’da İzmir Park ziyaretçileri yetenekli dansçıların bir araya geldiği unutulmayacak bir Break Dans performansı izleyecekler.  Ritim, enerji ve çevikliğin buluştuğu bu özel gösteri gün boyu üç seans tekrarlanacak ve gençler saat 17.00’de bu sefer Zumba Gösterisi’nde buluşacak. Park Fit Spor Merkezi’nin organize edeceği etkinlikte spor, müzik ve dans eşliğinde bayram coşkusu doyasıya yaşanacak.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

15 Mayıs 2019

Sorunsuz aile için kadınların eğitimi şart


Son 12 yılda okul öncesi eğitim alanında gerçekleştirdiği başarılı projelerle gündeme gelen İzmirli iş kadını Dilek Soylu, gözlemlerine göre Türk kadının özellikle çocuklarıyla doğru ilişkiler kuramadığını bunun da nedeninin eğitim eksikliği olduğunu söyledi.

Gelecek planları arasında okul öncesi çocuklara eğitim vermenin yanı sıra anne adaylarına veya yeni anne olmuş kadınlarla bir araya gelebilecekleri bir “Aile Akademisi” kurmak olduğunu belirten Dilek Soylu, bu projesiyle birlikte sağlıklı nesiller yetişmesine bir nebze daha olsun katkı verebileceklerini söyledi. Okul öncesi eğitim alanının çok önemli olduğunu zira geleceğin Türkiye’sini inşa ettiklerini anlatan Dilek Soylu, anne–baba ve çocuk üçlüsünün iletişimini rahatlatacak ve doğru yönlendirmelerde bulunabilecekleri bir ortam sağlamak istediklerini ifade etti.


“Eğitimsiz kadın özgür olamaz”

Ayrıca, kendisinin bir öğretmen olarak yaklaşık 30 yıldır eğitim camiası içinde olduğunu ve hayatının büyük bir bölümünü de sivil toplum kuruluşlarında sosyal projelerin içinde görevler aldığını hatırlatan Dilek Soylu, “Bugüne kadar kadınların mağduriyetine şahit olduğumuz olaylara baktığımızda sorunların temelinin tamamen kadınlardaki eğitim eksikliği olduğunu gördük. Eğitimini çok az almış ya da hiç almamış kadınlar sürekli olarak suiistimallerle karşı karşıya kalıyor. Ekonomik özgürlüğünü yakalayamadığı için de hayatlarını ikinci planda sürdürüyorlar. Bu durumda çocuklarıyla olan ilişkilerinde zorluklar yaşamasına da neden olabiliyor” dedi.

“İş hayatında da kadının adı yok”

TÜİK Temel İşgücü Göstergeleri veri tabanına göre Türkiye’de 15 yaş ve üzeri toplam nüfus 60 milyon. Bu nüfusun 30 milyonu kadınlar ve 29 milyonu ise erkeklerden oluştuğuna dikkat çeken Dilek Soylu, “İşgücü olarak nitelendirilen nüfus 31 milyon; bu sayının 10 milyonunu kadınlar, 21 milyonunu ise erkekler oluşturuyor. İstihdam edilen nüfus içerisinde ise toplam 9 milyon kadın ve 20 milyon erkek var. Bu sayıları oransal olarak değerlendirdiğimizde büyük bir eşitsizlik gözümüze çarpıyor; çünkü 15 yaşın üzerindeki toplam nüfus içerisinde istihdam oranı erkeklerde yüzde 65 olmasına rağmen kadınlarda bu oran yüzde 29 seviyesinde kalıyor. Sadece bu rakamlar bile kadınlarımızın toplumumuz içinde ne kadar geri kaldığını gösteriyor” dedi.

İzmir’de çeşitli sivil toplum kuruluşlarında görev yapan kadın bir yurttaş olarak elinden geldiğince kadın projelerine destek verdiğini ifade eden Dilek Soylu, kadınların sosyal yaşamdaki koşullarını iyileştirecek her türlü projede tüm çevresiyle birlikte var olabileceklerini sözlerine ekledi.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT



14 Mayıs 2019

Nurten İşleyen ÖĞÜT ve Mine Bilgeman SELES Pergamon Lions’un konuğu oldu..


İzmir Pergamon Lions Mayıs ayı toplantısında Nurten İşleyen ÖĞÜT ve Mine Bilgeman SELES’i konuk etti.

Mayıs ayı toplantısının konuğu olan Çovak Gençlik Spor ve Sanat Kulübü kurucu üyesi ve Başkan Yardımcısı Nurten İşleyen ÖĞÜT davetlilere kadın ve çocukların sorunlarını anlatırken dernek çalışmalarını anlatan bir sunum yaptı.

Mine Bilgeman SELES ise “EGO” konu başlığında bir konuşma yaptı. 

Double Tree By Hilton İzmir Alsancak Otel’de Pergamon Lions Başkanı Mübeccel Hürmen Alkan ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya katılan konuklar Nurten İşleyen Öğüt ve Mine Bilgeman SELES’in sunum ve konuşmalarını dikkatle izledi.






İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

10 Mayıs 2019

“DAMLACIK” fotoğraf sergisi kapanış buluşması..

Nilgün Yoldaş Atila'nın çalışması "Damlacık", Fotoğrafta Kişisel Dil Geliştirme Programının bir ürünü olarak 15 Şubat-09 Mayıs 2019 tarihleri arasında Çizgelikedi'de sergilendi.


22 ay süren atölye çalışması hakkında bilgi veren belgesel fotoğraf sanatçısı Nilgün Yoldaş Atila,  “Sırtınızı denize dönerek Konak Meydanı'ndan İzmir'in tepelerine doğru şöyle bir baktığınızda bu semti görmemiş olmanıza imkan yok.


 Arzu Filiz Güngör ve Yalçın Çıdamlı liderliğinde "Çizgelikedi Fotoğrafta Kişisel Dil Geliştirme Programı" projesi olarak atölye çalışmasında Damlacık semtinin hikayesini anlattım. Neden Damlacık diye sorarsanız, önemli semtlerden biriydi. Konak tünelleriyle birlikte İzmir’in en önemli mahallesi yok edilmek durumuyla karşı karşıya kalmıştı. Kendi gözümden Damlacık’ta yaşayan insanları ve mahalleyi belgesel bir proje olarak çalıştım. Sergi de Ayrıca Damlacık’ta uzun yıllar yaşayan bir semt sakini hanımefendinin hikayesi de yer alıyor.


Sergi açılışımız 15 Şubatta “DAMLACIK” fotoğraf sergisi olarak Çizgelikedi Görsel Kültür Merkezi Galerisinde açıldı. 2 buçuk aylık bir sergilemeden sonra bugün aynı zamanda kapanış buluşması yerine de geçecek bir söyleşiyle, İzmir'den sonraki duraklarına uğurlamaya hazırlanıyoruz.


Benim Damlacık semti fotoğraf çekimlerim devam ediyor. Şu an yıkılan evler var. Mahallenin kentsel dönüşüm sürecini ve sonrasını da çekmeye devam edeceğim. Zaman içinde yeni bir belgesel fotoğraf çalışması olarak sergilemeyi düşünüyoruz” diye konuştu.


“Damlacık” sergisi bir atölye çalışmasıdır.
Atölye çalışmaları düzenleyicilerinden Arzu Filiz Güngör; "Çizgelikedi Fotoğrafta Kişisel Dil Geliştirme Programı" adı altında belli seviyeye gelmiş fotoğraf çalışanlar için bir tür atölye sunuyoruz. Damlacık sergisi bu atölyenin ürünü bir çalışmadır. Nilgün Yoldaş Atila daha önce de farklı çalışmalarıyla grup sergilerinde yer almıştı. Daha sonra atölye çalışmalarına katılma kararı aldı. Birlikte bundan sonra ne yapmak istediğini konuştuk. Bugüne kadar yaptığı çalışmaları ve örnek aldığı konuları konuşurken “Damlacık” konusu gündeme oldu. Tehdit altında olan, yıkılmakta olan bir mahalleydi. İnsanların zorla yer değiştirmesi ile gündeme gelen bir semtti. Hızlı bir şekilde bir kayıp yaşanıyordu. Bunun belgelenip kayda geçmesi önemliydi. Nilgün Yoldaş Atila arkadaşımız öncelikle mahalle de ön çalışma yaptı. Şehir planlamacıları ile görüştü. Orada yaşayan semt sakinleri ile görüştü. Çalışmalarını adım adım birlikte değerlendirdik. Fotoğraf çekmeye daha sonra başladı. Çekilen fotoğrafları birlikte inceleyip, değerlendirdik. 22 aya yayılan bir çalışma gerçekleştiren Nilgün Yoldaş Atila'nın, "Damlacık" sergisini; "Damlacık'tan Bakış", "Damlacık'a Bakış", "Damlacık İçinden" ve "Bir Damlacık Sakini" bölümleriyle izlenime sunduk. Sergi 9 Mayıs tarihine kadar uzatıldı. Bugün bir sunum ile kapanış buluşması gerçekleştirdik” ifadelerin de bulundu.


Nilgün Yoldaş Atila kimdir?
1968 yılında Adana'da doğdu. Çocukluğu Anadolu kentlerinde, tüm öğrencilik hayatı ise İzmir'e üniversite öğrenimi için gelinceye kadar Antakya'da geçti. İzmir'de okurken bir Zenith makinayla fotoğrafa adım attı ve "kahramanlarım" dediği Lewis Hine, Dorothea Lange, Diane Arbus, Alex Webb gibi fotoğrafçıların çalışmalarından etkilendi. Sonrasında uzunca bir dönem ara verdiği fotoğraf üretimine, 2015'te belgesel fotoğraf atölyelerine ve grup sergilerine katılmaya başlayarak geri döndü.

2017-2018 yıllarında “Çizgelikedi • Fotoğrafta Kişisel Dil Geliştirme Programı”na katılarak ürettiği "Damlacık" fotoğrafları, Nilgün Yoldaş Atila'nın ilk kişisel fotoğraf sergisinin de kaynağını oluşturuyor. Göç, göçmenlik, kentsel dönüşüm, kentsel mekânlar, ilgisini yönelttiği ve çalışmayı sürdürdüğü konular arasında yer alıyor ve kendi ifadesiyle; "...hikayelerini ararken, kahramanları ışığı olmaya devam ediyor..."


İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

9 Mayıs 2019

Romanya İzmir Başkonsolosluğundan Resital


Romanya İzmir Başkonsolosluğunca, Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi yararına 09 Mayıs Perşembe gecesi resital düzenlendi.

Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen resitalin özel davetlileri 24 yaşında olan ve bugüne kadar 400’ün üzerinde ödül alan soprano Madalina Radu, Bükreş ulusal operası solisti tenor Alin Stoica veBükreş “Ion Dacian” opera ve müzik tiyatros’nda piyanist Alexandru Burca dinleyicilere müzik ziyafeti sundu.

Resital öncesi konuşan Romanya İzmir Başkonsolosu Miora Stefan, Romanya’nın yılın ilk altı ayı için Avrupa Birliği Dönem Başkanlığına seçildiğini hem bu sebeple hem de dokuz Mayıs’ın “Avrupa Günü” olması dolayısıyla etkinliği organize ettiklerini ifade ederek, konser için Bükreş’ten gelen üç sanatçıya teşekkür etti. Eserlerden 13 numaralı olanı tüm annelerimiz için söylenecektir diyerek anneler gününü kutladı.

Konserin sonunda soprano Madalina Radu, tenor Alin Stoica ve piyanist Alexandru Burca’ya çiçek takdim edildi.



İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

7 Mayıs 2019

Milli Dansçı fidanlarda yaşayacak.


22 Şubat 2019'da Lösemi nedeniyle 17 yaşında iken vefat eden Milli Dansçı Kaan Özelçam anısına ailesi ve dostları Ege Orman Vakfı ile işbirliği yaparak İzmir-Kınık- Cumalı Köyü ağaçlandırma sahasında 5 bin 500 fidanlık hatıra ormanı oluşturdu. Oluşturulan ormanda Kaan Özelçam’ın anne ve babası Behire-Hakan Özelçam, aile yakınları ve dostlarının katılımı ile fidan dikim töreni düzenlendi.

Törende konuşan Ege Orman Vakfı Genel Müdürü Metin Gençol, Kınık-Cumalı Köyü ağaçlandırma sahasında İzmir Orman Bölge Müdürlüğü işbirliği ile yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. 
Gençol, “Yitirdiklerimizi fidanlarda yaşatma düşüncemize sahip çıkan tüm doğa dostlarına teşekkür ederiz. Kaan burada 5500 fidanda yaşayacak. “dedi.

Kaan’ın babası Hakan Özelçam : ''Bu fikrin babası Ahmet Yeniçeri'ye, Zekiye Ayraç’a ve katkı koyan herkese teşekkür ediyoruz.'' dedi.

Konuşmaların ardından Ege Orman Vakfı Genel Müdürü Metin Gençol, Özelçam Ailesi’ne  günün anısına plaket takdim etti. Ormana bin fidan bağışlayarak destek veren Taha Holding A.Ş'den İsmail Kısacık ve 500 fidan bağışında bulunan Sadık Uğur Sabuncu'ya da teşekkür etti.

Konuşmaların  ardından fidanlar Kaan Özelçam anısına toprakla buluşturuldu.

İzmir Modern/Nurten ÖĞÜT

4 Mayıs 2019

Çağdaş Grup’tan Gövde Gösterisi


İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İZSMMMO) seçimleri öncesi Çağdaş Grup birlik ve beraberlik dayanışma kokteylinde 3 Mayıs Cuma günü bir araya geldi.

23. dönem olağan genel kurul toplantısı öncesinde gerçekleştirilen birlik, beraberlik ve dayanışma kokteylinde İZSMMMO üyelerinden oluşan orkestra da bir konser verdi.

30 yıldır İZSMMMO yöneten Çağdaş Grup’ta yer alan İZSMMMO mevcut başkanı Vedat Adak 11-12 Mayıs 2019 tarihlerinde yapılacak olan olağan genel kurul seçimlerinde yeniden 5’inci sıradan aday olacağını açıkladı.

Programın açılış konuşmasını yapan TÜRMOB Yönetim Kurulu Üyesi Rıfat Nalbantoğlu önemli mesajlar verdi.
Nalbanoğlu konuşmasına 3 Mayıs Dünya Özgür Basın Günü’nü kutlayarak başladı ve sözlerine şöyle devam etti. “Biz hayatı kolaylaştırmak için 1990 yıllarındaki koşullarda 13-15 arkadaşla çıktığımız yolda binlere ulaştık. Çağdaş Grup, kökleri derinde geleceği güneşte zamana meydan okuyan, yeni hayatlara sahip çıkan bir mesleki örgütlenmenin adıdır. Biz her seçim döneminde farklı temalar üzerinde seçim çalışmalarımızı oturtmaya gayret ettik. Önceki seçimlerde gelecek biziz, biz geleceğiz dedik. Bu seçimlerde de bilge zeytin dedik. Çünkü zeytinin gerçekten bilgeliğine inanıyoruz” diye konuştu.

Çoğaltmak ve çalışma kalitemizi arttırmak için çalışıyoruz.

 İZSMMMO Başkanı  ve Çağdaş Grup’un Başkan Adayı Vedat Adak, “11-12 Mayıs’ta yapılacak seçimlerinde ikinci kez Çağdaş Grup Başkan Adayı olarak yeniden göreve talibim. Geçen dönem olduğu gibi bu yıl da beşinci sıradan adayım. Seçim öncesi yaptığımız geleneksel kokteylimizi Ramazan ayına denk geldiği için bu yıl birkaç gün önce düzenledik. Birlikte olmanın ve dayanışmanın örneklerini bu gece burada göstereceğiz. Biz üç yıl önce bayrağı devraldık. Bu süre içerisinde gerçekten samimiyetle, kimseyi dışlamadan 3 yıl geçirdik. Bunun sonucunda ben bu bayrağı daha ileriye götürdüğümüzü görüyorum. 12 Mayıs’ta bu başarının sonuçlarını daha iyi görmeyi ümit ediyorum. Çağdaş Grup yıllarca her türlü meslektaşının sorunlarını çözdü ve bundan sonra da çözmeye talip. Önümüzde yedi gün var, bu yedi günde çok şey yapabiliriz. Bu yedi günü çok güzel değerlendirip istediğimiz sonucu elde etmeliyiz. Çağdaş grubun hak ettiği başarıyı hep birlikte yaşatmalıyız. Üç yılı birlikte geçirdiğim arkadaşlarıma teşekkür etmek istiyorum. Tüm arkadaşlarım ile hep birlikte olmayı, seçildiğimiz günün ertesi gününden itibaren bir grubun yöneticisi değil de odanın yöneticisi olmayı becerebildiğimizi düşünüyorum ve bunu meslektaşlarımızın geri dönüşlerinden de anlıyorum. ” diye konuştu.


 
  


İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

2 Mayıs 2019

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü coşkuyla kutlandı..


İzmir’de 1 Mayıs her yıl olduğu gibi bu yıl da binlerce kişinin katılımıyla Gündoğdu Meydanı’nda kutlandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer sahneye çıkarak işçi korosu ile birlikte “Çav Bella” isimli şarkıya eşlik etti.

Sendika ve sivil toplum örgütlerinin kortejler halinde girdiği alanda “Uluslar arası Aktivist Sanatçılar Birliği” (UASB) giydiği renkli kostümleri toplumsal sorunlara değinen pankartları ile dikkat çekti. Türkiye’nin kanayan yaralarından biri olan çocuk gelinler konusuna dikkat çekmek için temsili bir çocuk gelin giydiği beyaz gelinliğin ön kısmı siyah ve kırmızı boyalı halde ve elinde taşıdığı bebekle çocuk gelinleri protesto etti.

Miting “Kardeş Türküler” grubunun konseriyle sona erdi.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT