Bazı sanatçılar yaratıcılıklarını birden fazla alanda göstererek diğerleri arasından sıyrılır. Tonguç Gökalp Müzisyen ve aynı zamanda ressam.
Sanat hayatı boyunca bu aşamaya gelirken birçok teknik üzerine çalışma fırsatı bulduğunu, birçok akıma ve tekniğe dair çalışmalar geliştirdiğini, eserler ürettiğini söyleyen sanatçının ‘Kısa Retrospektif’ resim sergisi 4 Nisan Salı günü Yolo Art& Lounge’da açıldı.
Önce Resim sergisi açılışı ve ardından Tonguç Gökalp ve
Dostları verdikleri muhteşem bir konserle sanatseverler tarafından büyük bir
beğeni aldı.
1975 yılında İzmir’de doğan sanatçı, sanatsal birikimlerini sanat tarihi kuramcısı arkeolog ve estetik bilimler uzmanı olan babasından aldı. E.Ü. Klasik ve Modern Yaylı Sazlar Yapım bölümünden mezun olan Tonguç Gökalp sergi hakkında şu açıklamalarda bulundu;
Uzun çalışmalar ve uğraşlar neticesinde kendi adımı verdiğim TONGRAPY tekniğinin ve stilimin yaratıcısı oldum. İzmir, sanatımın karmaşık yapısına ışık tutmuştur. Çocukluğumda, Kadifekale, Bayraklı, Ballıkuyu gibi semtlere uzaktan bakınca renk dokularını keşfettim. Özellikle ışık vurduğu saatlerde izlemekten keyif alırdım. Çok meraklı bir çocuktum. İç içe girmiş olan farklı insan yapıları, davranış biçimleri ilgimi çekerdi. Resim, müzik ve diğer sanat disiplerine olan merakım 1999 senesinde Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuarı Çalgı yapımı (yaylı sazlar) bölümüne girmem ile başladı. Hem plastik el becerilerini geleneksel ve modern çalgı yapımı ile geliştirmek, hem de resim sanatına olan ilgi ve araştırmalarımı farklı bir yöne çekmeme neden oldu.
“Kemeraltı Yolo
Art& Lounge’da açılışı gerçekleştirilen
‘Kısa Retrospektif’ isimli sergimde geçmişteki farklı çalışmalarımı
sergiledim. İçerik ve konu olarak tüm yaşamın içinden seçtiğim ilgimi çeken
unsurlardan oluşan sergi açılışı çok sıcak bir buluşmayı sağladı. İnsanın
bütünleşip kaynaştığı duyguları ısıttığı yerdir sanat ocağı. Sergime gelip
katılan gelemeyip katılamayan kalbi ruhu bizimle olan herkese sevgimizi
gönderir, bu sıcak buluşmayı sağladığı için Yolo Art& Lounge’a teşekkür
ederiz” dedi.
Tonguç Gökalp
Biyografisi ve Sanat Eseri Kuramı ile Teknik Dizayn İçeriği
1975 İzmir doğumlu. Sanat hayatına doğduğu şehirde ilk kez adım atmıştır, 10 yaşında ilk karma sergisine davet edildi, sanatsal teknik, birikim ve edinimlerimi pratik ve teorik olarak sanat tarihi kuramcısı arkeolog ve estetik bilimler uzmanı ve ressam olan babası Mustafa Gökalp’ten aldı. Resim, müzik ve diğer sanat disiplinlerine olan merakı 1999 senesinde Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuarı Çalgı yapımı (yaylı sazlar) bölümüne girmesi ile hem plastik el becerilerini geleneksel ve modern çalgı yapımı ile geliştirmesine, hem de resim sanatına olan ilgi ve araştırmalarını farklı bir yöne çekmesine neden olmuştur.
Sanatçının kendi
anlatımı ile sanat kuramı ve teknik uyarlamaları şöyledir:
’’Sanat hayatım boyunca bu aşamaya gelirken birçok teknik üzerine çalışma fırsatı buldum, birçok akıma ve tekniğe dair çalışmalar geliştirdim eserler ürettim, uzun çalışmalar ve uğraşlar neticisinde kendi adımı verdiğim TONGRAPHY tekniğinin ve sitilimin yaratıcısı oldum. Avantgarde sanatlar, artnoveu, fluxus, dada,sufi tasavvufu, geleneksel türk el sanatları, beşeri ilimlere ve akımlara olan ilgim, bu akımların; dinamik, felsefe ve teknik biçimlerinden faydalanmama, ortak manada stilime nasıl bir yön vermem gerektiğiyle ilgili kılavuzlarımdır. Resim sanatına farklı bir biçim ve teknik uyarlama çabamdaki en önemli şey bilgi ve ilim tabanlarıdır. Resimlerim de algıda çok boyutluluk kavramını kaotik (karmaşık) biçimleme, micro dokusal kaligrafik çizgi tekniğini, renklendirmede kübizm, optik art gibi akımların renk anlayışlarından faydalanıyorum. Çizgilerde kırılma, karşıt alan, ters açı, ters perspektif, ön proto Türk ilkel sanatları, soyut biçimleme TONGRAPHY tekniğinin ve sanatının temelini ve hatlarını oluşturmaktadır. Resimlerimde ki görselliği, yine stilime uygun olacak şekilde deneysel sesler, alan sesleri, hazır malzemelerden çıkan sesler ve müzik enstrumanları ile kompoze ediyor, sergileme süresince izleyenleri işitsel ve görsel anlamda canlı analog simülasyonlar ile yarı gerçekçi, yarı sanal bir atmosfere maruz bırakıyorum.’’
İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder