“Son
Gözyaşı” ve “Atlara Sürme Çekin” isimli 2 şiir kitabı bulunan Şair Selami
Şimşek ile bir söyleşi gerçekleştirdik.
Öncelikle kendinizden bahseder
misiniz?
1950 yılında
Sivas’ın Şarkışla ilçesinde doğdum. Beş yaşında babamı kaybettim. İlkokulu
köyümde, ortaokulu Ulaş, liseyi Halkalı Ziraat okulları’nda okudum. İzmir Namık Kemal Lisesi’ni sınavla dışarıdan
bitirdim. Gazi Üniversitesi Eczacılık fakültesi mezunuyum. İzmir’de kendi eczanemin sahibi ve mesul
müdürlüğünü yapıyorum.
Şiire merakınız ne zaman başladı?
Her insanın
yaşamında olduğu gibi şiir zaman zaman benimde yaşamıma girmiştir. Kapalı bir
zarf gibi şiir hayatımızda vardır. Zamanı geldiğinde ortaya çıkar. Çocukluğumdan
itibaren şiire yakınlık ve ilgi duyuyordum.
Fakat asıl şiirle ilgilenmem 2000 yılında sonra serbest ölçüde şiir yazarak
başladı. Daha önce hece ölçüsüyle şiir yazıyordum. Şiir bir insanın yüreğinin
sesidir. Bu ses kaybolursa insan teknolojik bir yaratığa dönüşür. İnsanlar
duygularını kaybetmemeli. Ağlamalı, gülmeli. Duygular kaybolduğunda mekanik bir
dünya sevgisiz ve anlamsız olur. Bu nedenle sanatçılara çok iş düşüyor.
“Son Gözyaşı” kitabınızdan bahseder
misiniz? Kitabınıza neden “Son Gözyaşı” ismini verdiniz?
2012 yılında
“Son Gözyaşı” ilk şiir kitabım olarak yayımlandı. Son gözyaşı ismini kitabıma
yaşadığımız gezegeni çok hoyratça kullandığımız için verdim. Suları, tarımsal
arazileri, ormanları yok ediyoruz. Bu dünyayı yok ettikten sonra en son kim
ağlayacak, kimin gözyaşı saklı kalmış olacak. Bunları düşünerek kitabıma “Son
Gözyaşı” ismini verdim.
İkinci kitabınız “Atlara Sürme Çekin”
2016 yılında okuyucuyla buluştu. Yakında yayımlanacak kitabınız var mı?
Bu yıl
içinde 3. Şiir kitabım üzerinde son çalışmalar devam ediyor. Sanırım sonbahar
da kitap okuyucularıyla buluşacak.
Son olarak söylemek istediğiniz bir
şey var mı?
Herkesin
yastığının altında bir şiiri olmalı. Bu evren bu yıldızlar var oldukça şiir var
olacaktır. Şiire işim gereği yeterince vakit ayıramıyorum. Sanatsal değerlerle
ilgilenen insanların yirmi dört saati kendilerine ait olmalı. Gece kalkıp
düşünebilmeli bir şeyler yazabilmeliyim. Şu an yaptığım eczacılık mesleğim
yeterli fırsat vermese de şiir yazarak dünyadaki katılığa karşı direnç
göstermek için yazmaya devam ediyorum.
Kendi yazdığınız şiirler arasından
sevdiğim şiir diyebileceğiniz bir şiirinizi bizimle paylaşır mısınız?
“Atlara Sürme Çekin” kitabımdan bir şiiri
paylaşmak istiyorum.
KOLYE KOPARAN
Bir gerdanlık
bu akşam, körfezde güneş
Gün sonu
alıyor, buz mavisinden tozpembeye
Kirpik
ıslatan yabancı
Hüzün
taşıyan kızıl mavna gökyüzünde
Atıp gitti
geceyi üstümüze
“Dün” oldu
her şey!
Ondan bu toz
duman ondan bu telaş
Kuşlar
tünemeden açmıyor yalnızlık
Ne işi var
“kazı ustası” kitapların orda
Çevirdikçe
içine katlanıyor karanlık
Bir şey
olmalı el altında göz ucunda
İnsanı diri
tutan
Çözülürken
kanatlarına alıp uçuran bir şey
Hayallerimin
arasında bir yerde, biliyorum
At
hırsızları gibi ağarmasını bekliyorum
Kınını
yırtan kılıç çiçeği sabahın
İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT
İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder