15 Temmuz 2019

Şair Selami Şimşek; Şiir bir insanın yüreğinin sesidir


“Son Gözyaşı” ve “Atlara Sürme Çekin” isimli 2 şiir kitabı bulunan Şair Selami Şimşek ile bir söyleşi gerçekleştirdik.

Öncelikle kendinizden bahseder misiniz?
1950 yılında Sivas’ın Şarkışla ilçesinde doğdum. Beş yaşında babamı kaybettim. İlkokulu köyümde, ortaokulu Ulaş, liseyi Halkalı Ziraat okulları’nda okudum.  İzmir Namık Kemal Lisesi’ni sınavla dışarıdan bitirdim. Gazi Üniversitesi Eczacılık fakültesi mezunuyum.  İzmir’de kendi eczanemin sahibi ve mesul müdürlüğünü yapıyorum.

Şiire merakınız ne zaman başladı?
Her insanın yaşamında olduğu gibi şiir zaman zaman benimde yaşamıma girmiştir. Kapalı bir zarf gibi şiir hayatımızda vardır. Zamanı geldiğinde ortaya çıkar. Çocukluğumdan itibaren şiire yakınlık ve ilgi duyuyordum.  Fakat asıl şiirle ilgilenmem 2000 yılında sonra serbest ölçüde şiir yazarak başladı. Daha önce hece ölçüsüyle şiir yazıyordum. Şiir bir insanın yüreğinin sesidir. Bu ses kaybolursa insan teknolojik bir yaratığa dönüşür. İnsanlar duygularını kaybetmemeli. Ağlamalı, gülmeli. Duygular kaybolduğunda mekanik bir dünya sevgisiz ve anlamsız olur. Bu nedenle sanatçılara çok iş düşüyor.

“Son Gözyaşı” kitabınızdan bahseder misiniz? Kitabınıza neden “Son Gözyaşı” ismini verdiniz?
2012 yılında “Son Gözyaşı” ilk şiir kitabım olarak yayımlandı. Son gözyaşı ismini kitabıma yaşadığımız gezegeni çok hoyratça kullandığımız için verdim. Suları, tarımsal arazileri, ormanları yok ediyoruz. Bu dünyayı yok ettikten sonra en son kim ağlayacak, kimin gözyaşı saklı kalmış olacak. Bunları düşünerek kitabıma “Son Gözyaşı” ismini verdim. 

İkinci kitabınız “Atlara Sürme Çekin” 2016 yılında okuyucuyla buluştu. Yakında yayımlanacak kitabınız var mı?
Bu yıl içinde 3. Şiir kitabım üzerinde son çalışmalar devam ediyor. Sanırım sonbahar da kitap okuyucularıyla buluşacak.

Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Herkesin yastığının altında bir şiiri olmalı. Bu evren bu yıldızlar var oldukça şiir var olacaktır. Şiire işim gereği yeterince vakit ayıramıyorum. Sanatsal değerlerle ilgilenen insanların yirmi dört saati kendilerine ait olmalı. Gece kalkıp düşünebilmeli bir şeyler yazabilmeliyim. Şu an yaptığım eczacılık mesleğim yeterli fırsat vermese de şiir yazarak dünyadaki katılığa karşı direnç göstermek için yazmaya devam ediyorum.  

Kendi yazdığınız şiirler arasından sevdiğim şiir diyebileceğiniz bir şiirinizi bizimle paylaşır mısınız?

 “Atlara Sürme Çekin” kitabımdan bir şiiri paylaşmak istiyorum.

KOLYE KOPARAN

Bir gerdanlık bu akşam, körfezde güneş
Gün sonu alıyor, buz mavisinden tozpembeye
Kirpik ıslatan yabancı
Hüzün taşıyan kızıl mavna gökyüzünde
Atıp gitti geceyi üstümüze
“Dün” oldu her şey!
Ondan bu toz duman ondan bu telaş
Kuşlar tünemeden açmıyor yalnızlık
Ne işi var “kazı ustası” kitapların orda
Çevirdikçe içine katlanıyor karanlık
Bir şey olmalı el altında göz ucunda
İnsanı diri tutan
Çözülürken kanatlarına alıp uçuran bir şey
Hayallerimin arasında bir yerde, biliyorum
At hırsızları gibi ağarmasını bekliyorum
Kınını yırtan kılıç çiçeği sabahın

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder