28 Aralık 2018

Selfie ile gelen büyük tehlike !

Prof Dr. Çağatay Üstün, son yıllarda artan selfie çekme çılgınlığını değerlendirdi. Üstün’ün  selfie uygulaması hakkında görüşleri şöyle;

Sosyal medya kullanımının giderek arttığı bir dönemde bu konuya ilişkin olumsuzlukların da paylaşılmaya başlandığını gözlemliyoruz.

Bugün için pek çok kullanıcının diğer paylaşım ağlarından daha çok  Instagram’ı tercih etmeye başlamasıyla birlikte bunun nedenleri ve sonuçları üzerinde bilim insanlarının da çalışmaları yoğunlaşıyor. 

Instagram kullanımında bireysel resimlerin ve selfie çekimlerinin ön planda olması, bir insanın kendi resmini çekmeyi sürdürmesi ve bunu yayınlaması konusu zihinleri meşgul ediyor. Bu konuda bir tespiti Amerikan Psikoloji Derneği (APA) yaptı. Dernek, selfie çekiminin ve bunun sürekli yayınlanmasının psikolojik bir hastalık olduğunu vurguluyor. 

Konu hakkındaki yorumlar şöyle:

2014 yılında Şikago’da gerçekleşen yıllık toplantıda selfie çekme davranışına ‘selfitis’ adı verilerek, ‘bireylerin kendi fotoğraflarını çekerek sosyal medyada paylaşmayı obsesif kompulsif bir istek haline getirmeleri’ olarak tanımlandı. Aslında burada belirtilen selfitis terimi güzel bir tanımlama olarak bir tür benlik iltihabı anlamına geliyor.

Bir süre sonra bu haberin yalan olduğunun ileri sürülmesinden sonra bu kez de Nottingham Trent Üniversitesi Psikoloji bölümü ile Hindistan’daki Thiagarajar Enstitüsü de bu alışkanlığın hastalığa dönüşüp dönüşmediğinin araştırılması kararı aldı. Yapılan araştırmalar sonucunda Selfitis’in bir ruhsal bozukluk olduğu sonucuna varıldı ve rahatsızlığın ciddiyetinin değerlendirilmesi için ‘Selfitis Davranış Skalası’ geliştirdi.

Skala 1’den 100’e kadar uzanıyor. Neden selfie çekildiğinin saptanması için araştırmaya 200 kişi katıldı ve veriler daha sonra 400 kişide test edildi. Buna göre geliştirilen skala ile sorunun boyutları ortaya kondu.

Katılımcıların Hindistan’dan olmasına şaşmamak gerek. Zira, selfie seçenlerin en çok olduğu ve tehlikeli yerlerde selfie çekerken ölenlerin çoğu Hindistan kaynaklı.
Bulgular, Uluslararası Akıl Sağlığı ve Bağımlılık Dergisi’nde yayımlandı.(Bkz. International Journal of Mental Health and Addiction June 2018, Volume 16, Issue 3, pp 722–736)

Tespitlerin özetinde selfitis tablosundaki seviyeler önemli:

. Seviye: Kişinin kendisini günde en az 3 kez fotoğraf çekmesi ancak çektiği fotoğrafları sosyal medyada paylaşmaması. (Borderline)

Seviye: Kişinin kendisini günde en az 3 kez fotoğraf çekmesi ve bu fotoğrafların hepsini sosyal medyada paylaşması. (Akut)

Seviye: Kişinin kendisini fotoğraf çekme davranışını kontrol edememesi ve sosyal medyada günde 6 ya da daha fazla kendi fotoğrafını paylaşması. (Kronik)

Yani bu konunun özü şöyle: Selfie çekimini bir alışkanlık haline getirmeye başlayanların psikolojik sorunları var ve mutlaka tedavi olmaları gerekiyor.
Çevremizde yüzlerce kişinin selfie çekimi yaptığını göz önüne aldığımızda durumun vahimliği ortada.

Her Şeye Rağmen Etik aktivasyonunu sürdürdüğümüz 2011 yılından beri sosyal paylaşım ağlarından uzak durulması gerektiğini vurgulamamızın sonuçlarını bir süredir alıyoruz. Facebook, Twitter gibi sitelerin kullanımının giderek azaldığı görülmektedir. Ancak bu sefer de selife ve buna bağlı yoğun paylaşım sitesi Instagram sorunu gündemdedir.

Bir çok şeyde olduğu gibi abartılı olmak ve fazlasını istemek elbette ki doğru değil.
Selfie konusunun bu kadar yaygın olmasının altında bireylerin giderek toplumda yabancılaşması ve yalnızlaşması var sanırız.






İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder