Ege
Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr.
Çağatay ÜSTÜN, hayvan hakları hakkındaki felsefi ve etik görüşlerini bir
yazıyla dile getirdi.
Prof. Dr.
Çağatay ÜSTÜN’ün” Merhamete Dayalı Bir Bakış ile Hayvan Hakları” görüşleri
şöyle;
Günümüzde
hayvan hakları denildiği zaman bu konunun çok abartıldığına atıfta bulunanların
sayısı az değildir. Sadece düz bir mantıkla hayvanların hakları olduğunu
değerlendirmek yerine farklı bakış açılarından yaklaşmanın daha doğru olacağına
inanıyorum.
İnsana özgü
merhamet duygusu ile hareket edildiği zaman insanın insana ve diğer canlılara
karşı gösterebileceği tolerans payının da önemi artıyor. Felsefi ve etik
yaklaşım ile merhamet duygusunun zor ve kötü durumdaki kişi ya da guruba veya
bir canlıya karşı hissedildiğini biliyoruz. İnsanda olması gereken bu duygusal
yönelme sonucu belli eylemlerin ve düşüncelerin ortaya çıkması kaçınılmazdır.
Sadece benim olan için mantığının yerini bütün canlılar ile birlikte deyişinin
alması gerekmektedir. Dünyada ve evrende yalnız değiliz ve kendimizi tek bir
varlıkmış gibi odaklamak yanlışların yapılmasını kolaylaştırmaktadır. Zaten
bunun aksi olan durumlarda hastalıklı bir tablonun olduğunu unutmamalı, etik ve
ahlaki sağaltımın uygulanmasına özen göstermeliyiz. Hayatın değeri
tartışıladursun, insan başıboş olmadığını ve belli duyguların tesiri altında
olduğunu bilmelidir. İyi ahlaklı bir yapıya sahip olmanın ardında merhametin
varlığı çok önemlidir. Yemek ve faydalanmak için bir şeyleri doğruymuş gibi
kabullenmek, içimizdeki merhamet duygusunu giderek köreltir. Bu durum o kadar
tesirlidir ki, bir süre sonra merhamet sadece insana özgüymüş gibi algılanır.
Eşitlik
anlamında elbette ki diğer canlılardan üstün yönlerimiz vardır. Ama kimi
yönlerden onların bizleri aşan özellikleri olduğunu da unutmamak gerekiyor.
Menfaat duygusu aidiyet ve paylaşıma kapalı bir ortam yaratacaktır. Canlılar
ile olan temasımızda onlara belli menfaat pencerelerinden yaklaşmamak, onların
varlığı ile uyumlu olmayı denemek, sadece besin veya sevgi paylaşımı açısından
hayvanları bir obje haline getirmemek önemlidir.
İnsan olmaya
çalışırken, akıl ve vicdanın ötesinde merhamet ile hareket etmek, merhameti bir
tür hak etme meselesinden çıkarmak ve sadece bir tür hak gibi görmek hayvan
haklarının zihnimizdeki ve ruhumuzdaki başlangıç noktası olacaktır. Merhamet
duygusal eylemlerin en adil olanını sağlamaya yöneliktir. Harcanmış ve
fabrikasyona çevrilmiş canlıların olduğu bir yaşamda bireylerin acımasız bir
varlık gibi davranması, çocuklarına da bu duyguyu aşılamaya kalkışması büyük
bir felakettir. Bir canlının yaşamının bir başka canlının eziyet çekmesi ve
ölümü ile bağdaştırılması duygusal açıdan sağlıksız bir durumdur. Bundan
vazgeçmenin yeni yollarını aramak, bulmak ve uygulamaya almak durumundayız. Hem
de hemen! Gecikmeden! İsteyerek ve gönüllü olarak yapmalıyız bunu! Bu bizlerin
yaşam ödevidir.
İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder