Uzun yıllar resim ve Sanat Tarihi öğretmenliği yapan Ressam Zümrüt Özmen’in özellikle fosforlu resimleri sanatseverler tarafından büyük beğeni topluyor. Fosforlu resim çalışmalarını karanlık bir ortamda çalışan sanatçı resim anlayışını şu şekilde anlatıyor.
“Günümüzde; kuralsızlığın kural, ilkesizliğin ve yalanın pirim yaptığı bir süreçten geçiyoruz. Çağımıza tanıklık ederken az da olsa dönüşüm ve farkındalık yaratabilirsem kendimi mutlu hissedeceğim”.
Özel editörler tarafından yayınlanan “Art Market International Art Magazine” dergisinin Ekim sayısında 2021’de sanatçı performansı ile altın listesine girerek en iyi çağdaş sanatçılardan biri seçilen Zümrüt Özmen, benzersiz yüksek kaliteli yayın ve dijital magazin baskısında kitapçılarda üniversiteler akademik kütüphanelerde dijital dergiler platformlarında ve önde gelen uluslararası sanat fuarlarında uluslararası ilgi gördüğü için sertifika almaya hak kazanmış.
Amerika’dan Çin’e kadar birçok ülkelerde çalıştaylara ve sergilere katılan sanatçı sevdiği işi yapıyor olmanın farkında. Sanatçı ile yakın zamanda gerçekleştirmeyi düşündüğü projelerini, resim sanatını, devam eden pandemi sürecini konuşmak üzere atölyesinde buluştuk.
Resme olan ilginiz ne zaman ve nasıl başladı?
Resme olan ilgim ailemin sanatla çok ilgili olmasından kaynaklanıyor sanırım. Sanat; Özmen ailesinde günlük yaşamın bir parçası gibi yaşanırdı. Özellikle kutlanacak bir bayram, doğum günü, düğün varsa, aile pistte danstan şarkılara kadar doğuştan yetenekli olarak ekip oluştururdu. Resim yapan bir babam, dayım ve abim vardı. Yine aynı kadro müzik yapar ve çalmadıkları enstrüman yok gibiydi… Cumhuriyet sonrası eğitimin yetiştirdiği gençlerdi onlar.
Bir de İzmirli olmanın şansı olarak yaz-kış gidilen sinemaların payı da çok
büyüktür. Hem de hiç sektirmeden.
Bu temelde yetişen bir genç olarak, öğretmenlerimin de teşviki ile İzmir
Eğitim Enstitüsü Grafik, daha sonra Eskişehir Anadolu üniversitesi Lisans
tamamlama ile eğitimimi tamamladım.
15 yıl Resim-İş ve Sanat Tarihi öğretmenliğim devam ederken ilk sergimi
1981 de İzmir resim Heykel müzesinde açtım.
Resimlerinizde işlediğiniz konular nelerdir?
Yaşadığım zamanın ruhu gereği beni etkileyen konular olmuştur. Önceleri sosyal gerçekçi işler yaparken evlilik sonrası kadın erkek ilişkileri, Anadolu sanatı ve kültürleri üzerinden çağdaş yorumlamalar… Fosfor boya ile yapılan peyzaj ve figürler. Bu teknikle Newyork Amsterdam Galeriden sergi teklifi ile onurlandırılmam, ancak sponsor bulamadığım için sergiyi reddetmek zorunda kalmam.
Devam eden pandemi süreci resimlerinizi ve sizi nasıl etkiledi?
Pandemi süreci tüm görsel sanatçılar için bulunmaz bir fırsat oldu. Bol üretimli bu süreçte aynı zamanda içeri yolculuklar yapılırken kendimi uzayda ve varoluşu irdelerken buldum. Serginin bir adı olsaydı eğer ‘’ Mış-lı Geçmemiş zamanlar ‘’olurdu sanırım.
Pandemi sürecini ve sonrasını birer renkle tanımlamak isterseniz hangi renkler uygun olur? Neden?
Siyah ve yeşil. Siyah karamsarlığın yeşil ise umudun rengi..
Pandemi döneminde kendi adınıza çıkardığınız en önemli ders neydi?
Dostluğa ve yardımlaşmaya daha çok değer vermek gerekliliği.
Belçika-Brükselden gelen teklif üzerinde çalışmaları karşılıklı değerlendiriyoruz. Galeri isteklerimizi gerçekleştirirse gitmeyi düşünüyorum. Mayıs ayında da 6. İzmir Uluslararası İzmir Sanat Bienaline katılıyorum.
Sanatı nasıl tanımlarsın? Sizin için sanat nedir?
Sanatın 200 kadar tanımı olduğunu duymuştum. Her çağda değişen bu tanımları günümüzde bir cümleye sığdırmak imkansız görünüyor. Bu nedenle biraz açalım isterim. Çünkü sanat üretim ve tüketim koşulları önceden kestirelemeyecek ve ortak bir kuram oluşturamayacak kadar değişti. İletişimin çoğalmasına rağmen yalan üretmek ve olayları çarpıtmak da bir o kadar kolaylaştı.
Belki de bu nedenle kollektif çalışmalar arttı. Sanatlar birbirine hizmet eder duruma geldi. Güncel sanat; gelişen sanat teknolojileri ve iletişim ağları nedeniyle sesini daha yaygın duyurur oldu. Sanatçılar medya olanakları ve çalıştaylarla yüz yüze eğitim ve seminerlerle, kendi yayınlarını yaparak takipçilerine ulaşmaya çalışıyorlar.
İnsanın en insan yanıdır sanat. Başka bir
canlının böyle bir eylemi yoktur. Duygu ve düşüncelerini ifade edip, kollektif
bir buluşma yaratmaktır sanatın görevi. Günümüzde bireyselliğin öne çıktığı ama
duygularda ıssızlaşan insanı tedavi etme sanatla mümkündür. Önce bireyi sonra
toplumu bütünlemek böyle mümkündür.
Resimleriniz, sanatseverlerde nasıl bir etki bıraksın istersiniz?
Görünenin arkasındaki fikri ve duyguyu görmelerini isterim.
Hayattaki en büyük zenginliğiniz nedir?
Önce sağlık sonra da sanatı seçmiş olmam. .İkisi de sonsuz değerde benim için.
Neden resim sanatı?
Hayata dair sorularım olduğu ve bunların cevabını verebilmek için,
Farkındalık yaratıp onları dönüştürmeye katkım olabileceği için,
Duygularımı ortaya koymanın, paylaşmanın, iyileştirici yönünü fark ettiğim
için,
Sanatın varlık nedenimizi arayışımıza yanıt veren tek aracımız olduğu için,
Rüya yaratmak için,
Orman yangınlarına bir damla su taşıyabilmek için,
Her türden birlik ve beraberliğin zenginlik yaratmamış olduğunu
anladığımda, özgürleşmemi sağladığı ve böylece yaratıcılığımı desteklediği
için,
Hiç kuşkusuz sanatçıların da üzerinde durması gereken sorunlar olduğu için.
İyi ki sanat var, bunca çarpıklığı nasıl duyuracaktık?
İyi ki sanat var, bunca güzelliği nasıl gösterecektik?
İyi ki sanat var, paylaşım var, evrensellik var.
İyi ki sanatta sınır yok, savaş yok, ayrımcılık yok…
Türkiye’de sanat ve sanatçı olmak ile ilgili düşüncelerin nelerdir?
Türkiye azımsanmayacak kadar iyi sanatçılarla dolu. Konu bol ama destekleyen bir Türkiye ne yazık ki yok. Olsun, biz bu günleri takip ediyor ve kanıtlarımızı bir gün mutlaka delil olarak sergileme hakkımızı elde tutuyoruz.
Sanat topluma bir mesaj vermeli mi?
Yeri geldiğinde elbette mesajı olmalı. Sanatçı uzayda yaşamıyorsa tabi ki…
Son olarak sanatseverlere neler söylemek istersiniz?
Her şeyin poşetlenip, insanın ürün haline getirilip pazarlandığı,
yalanların pirim yaptığı bir başka deyişle imitasyon çağı… Medya aracılığıyla
ezberler, yalanlar yaratıldı; laik eğitim geriletildi; zorunlu göçler
yaratılarak insanlar mutsuz kılındı; sistem parayı tanrılaştırdı ve böylece
yeni köleler yaratıldı... Peki, bu hızlı değişimin yaratacağı olumsuz sonuçlara
hangi disiplinlerle karşı çıkabiliriz? Hiç kuşkusuz, öncelikle sanatla! Bunun
için de esas olarak hayatı anlamlandıranın sanat olduğu görüşüyle bir yandan
geleneksel olana sahip çıkarken, diğer yandan evrensele olana ulaşmaya çalışan
ve böylece bir dünya dili yaratacak olan sanatı başköşeye oturtmadan başka da
yolumuz olmayacaktır.
Başarının sırrı; merak etmek, bilmek, denemek, derinleşmek, okumak,
izlemek, ,keşfetmek, kıyaslamak… Özetle çalışmak, çalışmak, çalışmak…
Doğayı taklit etmekle başlayan sanat serüveni (mimesis), çerçevesi
genişledikçe hem ortak paydalara hem de özgünlüğe götürür sanatçıyı, dünyanın
bir öteki ucundaki insanlarla da ilişkiye geçmemizi sağlar. Gösterme ve
tasvirden çok sezgi ve algılarımızla ve böylece de evrensel olan bir dünya
diliyle buluşma imkânı yaratır.
Zümrüt Özmen kimdir?
İzmir doğumlu sanatçı emekli Resim ve Sanat Tarihi öğretmeni. İlk sergisini
1981 yılında İzmir Resim Heykel Müzesi'nde açtı. 1983 yılında Ressam Fahir
Aksoy ile Köken Sanat Grubu’nu ve Sanat Evi’ni kurdu. Aynı grupla Ege'nin tüm
il ve ilçelerinde Grup sergileri açıldı. 2010 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi
Resim Bölümü Mezunlar Derneği kurucu üyeliği yapmış, 2013’ten itibaren İzmir
Sanat Bienali Bilimsel Komitede görev almıştır.
15 yıl Resim öğretmenliğinin yanı sıra, 30 yıldır resimle uğraşıyor. İlk çalışmalarında Anadolu coğrafyasının görsel ve edebi değerleri, şehir yaşantısının çelişkileri eserlerine konu olmuştur.
1994 te ilk fosforlu resim denemeleri
İlahi Komedya dizisiyle en iyi seviyeye taşınmıştır.
2013 Gezi olayları ve Soma faciası sonrasında yaşadığı üzüntüler onu suyun
sakinliğine sığınmaya götürmüştür. Şimdilerde ise varoluş neden ve sonuçları
üzerinde çalışmaktadır.
Sanatçı resim yolculuğunda geldiği noktada çağımızın getirdiği güncel sanat anlayışını şu şekilde ifade etmiştir:
“Günümüzde; kuralsızlığın kural, ilkesizliğin ve yalanın pirim yaptığı bir
süreçten geçiyoruz. Çağımıza tanıklık ederken az da olsa dönüşüm ve farkındalık
yaratabilirsem kendimi mutlu hissedeceğim.
Sanatı insanın en insan yanı olarak görüyor ve sanatseverlerin de özgürlük,
yaratıcılık, estetik ve evrensellik boyutlarında dolaştıklarına inanıyor.
Sergiler
1981 - İzmir Resim Heykel Müzesi Resim Sergisi
1982 - Köken Grubuyla Ayvalık Turizm Bürosu Resim Sergisi
1982 - Bodrum Sanat Festivalinde Köken Grubu Sergisi
1982 - Muğla Eğitim Enstitüsü Köken Grubu Sergisi
1983 - Çanakkale Meslek Lisesinde Köken Grubu Sergisi
1983 - İzmir İş Bankası Galerisinde Köken Grubu Sergisi
1983 - Köken Sanat Evi'nin Kuruluşu
1993 - Çeşme Çakabey Kültür Merkezinde Resim Sergisi
1994 - Çeşme Kalesinde Resim Sergisi
1996 - Selçuk - Efes Müzesinde Resim Sergisi
1997 - İzmir D.D.Y. Sanat Galeri ve Müzesinde "Gece Resimleri"
Sergisi
1998 - Ankara D.D.Y. Galerisi Resim Sergisi
2005 - İzmir Resim - Heykel İzmirli Sanatçılar Sergisi
2005 - Söke Belediyesi Resim Sergisi
2010 - İzmir Buca Eğitim Fakültesi Mezunlar Derneği 1.Sergisine Katılım
D.E.Ü.Sanat Galerisi
2010 - Alaçatı Kırmızı Ardıç Kuşu Kişisel Sergisi
2011 - Befresim 2. Sergisine Katılım Çetin Emeç Sanat Galerisi
2011 - Manisa Kültür Müdürlüğü 8 Mart Sergisi Befresim
2011 - 1. İzmir Uluslararası Sanat Bienali'ne Katılım
2011 - 8. Uluslararası Kapadokya Sanat Buluşması
2011 - 2.Urla Sanat Günleri
2012 - Buca Sanat Gurubu Kapadokya Karlık evi çalıştayı
2012- İnterart Çalıştayı Romanya
2012 - Befresim İşbank Sergisi
2013 - 2. İzmir Uluslararası Sanat Bienali
2013 - Knidos Uluslararası Resim Heykel Çalıştayı
2013 – Freedom and Art-Wihout Border Brussel-Belgium
2013 – İnterart Intercontinental Mail Art Exhibition Newyork-Usa
2013 – XVIII Inter-Art Romania Symposium
2013- Cosmos-Patras-Yunanistan Resim Çalıştayı
2013 - 27.Aspora Enternasyonal Kore Sergisi Santarosa Galeri 1-30 Kasım
Güney Kore
2013 - 28.Aspora Uluslararası Kore Kültür Merkezi Resim Sergisi 1-7
AralıkViyana-Avusturya
2014 - Kuşadası Enternasyonal Sanat Çalıştayı
2014 – Galeri Art Eterne Karma Sergi Hindistan
2014 - Bodrum Enternasyonal Sanat Çalıştayı
2014 - Basmane Günleri İzmir
2014 – Mail Art Sergisi İskenderiye-Mısır
2014 – Sasaran Sanat Festivali Malezya
2015 -Kuşadası Uluslararası Kültür Diyalogları Derneği çalıştayı
2015 -3.İzmir Uluslararası Sanat Bienali
2015 –Pisticci Uluslararası Sanat Çalıştayı-İtalya
2015 – G.Kore Barış Müzesine Eser Bağışı ve Sergileme
2015 - Şefik Bursalı yarışmalı sergisinde sergileme
2016 - Uluslararası Aydın Efeler Belediyesi Sanat Çalıştayı
2016- Avusturya-Graz Sanat Çalıştayı
2017 –Art Mart Festivali Hindistan
2017 - İzmir Resim Heykel Müzesi Kişisel Sergi(Araf)
2017 - 4. İzmir Uluslararası Sanat Bienali
2017 – 21. İnterart Romanya Çalıştayı
2018- Art Paradiso Hurvatistan Sanat Çalıştayı
2018- 9. Kişisel sergi Yolo Art Galeri –İzmir
2019-5. İzmir uluslararası Sanat Bienali
2019 Bodrum Uluslararası sanat çalıştayı
2019- Göbeklitepe karma sergisi İzmir fuarı
2020- İz sanat 10. Kişisel sergi Zamanın Ruhu
2021- Art Magazin çağdaş sanatçılar altın liste
2021- Aspora Kore-Çin ortaklığıyla karma sergi
İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder