14 Ocak 2022

'Şizofreni Tanılı Bireyle Yaşamak' söyleşisi gerçekleştirildi

İzmir Şizofreni Dayanışma Derneği “Şizofreni Tanılı Bireyle Yaşamak: Anne Deneyimleri” konulu sunum ve söyleşi 14 Ocak Cuma günü gerçekleştirildi.


Prof. Dr. Köksal Alptekin’in moderatörlüğünü yaptığı Prof. Dr. Zekiye Çetinkaya ve deneyimli anne Aynur Ekiz’in konuşmacı olarak katıldığı sunum ve söyleşi (sizofrenidayanismadernegi) İnstagram üzerinden canlı yayın olarak veridi.
Söyleşinin açılış konuşması moderatör Prof. Dr. Köksal Alptekin tarafından yapıldı. Prof. Dr. Köksal Alptekin konuşmasına İzmir Şizofreni Dayanışma Derneğinin pandemi sonrası tekrar açıldığının müjdesini vererek başlayarak şu ifadelere yer verdi. Derneğimiz haftanın 6 günü açık olacak. Derneğimizi ziyaret etmek isteyenler web sayfamız ve instagram hesaplarımızdan adresi ve yol tariflerini alarak bize ulaşabilirler.

Şizofreni uzun süren zorlu bir hastalık. Hastaların yakınları da bu süreçte yoğun olarak etkileniyor. Bugün bu konuyu ele alacağız, dedi.
İlk konuşmacı deneyimli anne Emekli Öğretmen Aynur Ekiz, “şizofreni hastalığı yaşayanın anlayabileceği bir hastalık. Şizofreni tanısı konduktan sonra tedavi süresinde çok çabaladık. O günler aklıma geldikçe ne kadar zor günler yaşadığımızı hatırlıyorum. Kızıma faydalı olabilmek için çok araştırdım. Hastalıkla ilgili çok şey öğrendim. Her zaman onun yanında oldum. Bu uzun bir süreyi tek başıma geçirdim. Hastayı anlayabilecek bir doktor çok önemli. İyi bir tedavi ve düzenli ilaç kullanımı, aile desteğiyle toplum içinde çok rahat günlük yaşamlarını sürdürebilmekteler” diye konuştu.
Şizofreni hastalığı çok uzun süre yaşanan bir hastalıktır

Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Psikiyatri Hemşireliği Ana Bilim Dalı Prof. Dr. Zekiye Çetinkaya Psikiyatri Hemşiresi olarak birilerine iyi gelmek ve birilerine dokunmanın kendilerine de iyi geldiğini söyleyerek sözlerine başladı. Çetinkaya sözlerini şöyle sürdürdü;
Ailelerden çok şey öğrendim. Şizofreni tanısı konmuş hastaların aileleri çok uzun ve zorlu bir süreç yaşıyorlar. Kimse çocuğu için böyle bir hastalığı hayal etmez. Bu süreç beklenmedik bir ömür devam edecek bir süreçtir. Bir hasta yakını bir toplantıda “evinize bomba düşer gibi hissedersiniz” ifadelerini kullanmıştı. Aileler bilinmeyen bir döneme giriyor. Hastalığı kabul etmeleri, ne yapacaklarını bilmemeleri, hastalığı çevresiyle paylaşmak isteyip istememeleri, tedavi için araştırmalara başlamak duygusal anlamda zor bir döneme giriyorlar. Ailelerin tüm hayatı hasta ile ilgili düzenlemeler ve planlarla geçmeye başlıyor. Hasta yakını bu sürçte kendine zaman ayırmazsa, tükenebiliyor. Hastaya gereksiz kızabiliyor, çabuk öfkelenebiliyor” dedi.

İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder