Sergide sanatçının
son dönem ürettiği yapıtlarında ortaya çıkan anlık etkileri, duygularının
izdüşümleri izlenebilecek.
Sergi 8 Mart
2019 tarihine kadar ziyaret edilebilecek.
Sanatçının Söylemi;
‘’Sergimde;
eylem, düş ve nesneyi , denge ve orantının sembolü olan ‘’kare’’ de görmek
istedim. Ve
kendime sordum ‘’ neden kare?’’
Güvenin ve
eşitliğin sembolü…. Kısıtlama ve korumanın simgesi….
Kare çerçeve
kullanımımın, bir rastlantı olmadığını belirtmek isterim. Kararlı, sağlam dikey
bir
duruşu
anlatan ‘ kare’ içinde, kendimi olduğum gibi kabul ederek ’Beni’ yeniden keşfetme
serüvenimi
deneyimlemek.... Aynı zamanda da,
doğanın akışkanlığı ile içselliğimin
duygusallığını
yansıtarak, izleyicinin sezgisel görmesini sağlamak… Beni bağlayan;
Kütle, renk
ve yoğun dokulardan oluşan katmanların tınısıdır. O andaki duygularımı ve
yaşanmışlıklarımı
ortaya koyar. Kare’nin tanımlanmış keskin ve eşit sınırlarına karşı benim
hiçbir
biçime uymayan öznel,rastlantısal dokunuşlarım..,İçselliğim baş
kaldırıyor,sınırlarını
kendimizin
çizdiği bu dünyada,… Bu da aslında ta kendisidir hayatın….
‘’Yaşamındaki
sınırlar yalnızca senin belirlediklerindir.’’ der Epikletos ….
‘’Kare’’alanda
resim yapmak, kendi güvenli sınırlarımın içindeki sınırsızlığımı göstermek
isteğimden...Bu
bana özgü bir sınırsızlık…. Başka bir deyişle, ruhumun, içsel serüvenimin
sınırsızlığı….’’
Rana Sirkecioğlu Hakkında;
1962 yılında
İstanbul’da doğdu. 1985 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Grafik
Tasarım
Bölümü’nden, Yüksek Lisans eğitimini de tamamlayarak mezun oldu. İstanbul’da
önce reklam
ajanslarında grafik tasarımcı, daha sonra ilaç sektöründeki şirketlerde art
direktör
olarak çalıştı. 2005 yılında İzmir’e yerleşerek, seramik ve resim çalışmalarına
başladı.
Dört kişisel sergi gerçekleştirdi. Yurtdışında da olmak üzere birçok jürili
karma ve
grup
sergilerine, çalıştaylara katıldı. Eserleri kamu ve özel koleksiyonlarda yer
aldı. Sanatçı,
doğayı ve
nesneleri soyutlamak yerine, kendi doğallığının dışa vurumu, grafik alt
yapısının
da etkisiyle
akrilik tekniği ile kütle, renk ve yoğun dokularla soyut olarak tuvallerine
yansıtmaktadır.
Bu soyut çalışmalarının çıkış noktasında, gerçek dünyamızın içinden ya
doğa ya da
onun parçası olan nesnelerin ortaya çıktığı görüşü yatar.
İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder