İzmirli avukatlar, yeni başkanını seçmek için Ekim ayını son haftasında sandığa gitmeye hazırlanıyor.
İzmir Barosu Çağdaş Avukatlar Grubu, Av. Sefa Yılmaz
başkanlığında düzenledikleri kahvaltılı toplantıda basın mensuplarıyla bir
araya geldi.
Grup adına açıklama yapan Sefa Yılmaz;
Öncelikle bir arada olmaktan dolayı duyduğumuz memnuniyeti dile getirmek isterim. Bizler bu yıl 22-23 Ekim ayında yapılacak İzmir Barosu seçimli Olağan Genel Kurulunda Çağdaş Avukatlar Grubu olarak seçimlere katılacağız.
Çağdaş Avukatlar Grubu’nun temel ilkelerini, geleneklerini
ve bu süreçte İzmir Barosu Yönetim ve diğer kurullarına neden aday olduğumuzu
da kısaca özetlemek istiyoruz.
Çağdaş Avukatlar Grubu 1978 yılından bu yana getirdiği ve
büyüttüğü değerlerle, ülkemizin insan hakları, demokrasi, laiklik, hukuk
devleti mücadelesinin en önünde yer almıştır.
Cumhuriyet değerlerinden asla taviz vermeyen, avukatlara ve avukatlık
mesleğine yönelik saldırılara ve itibarsızlaştırma girişimlerine karşı Baro’da,
adliyeler de, sokak’ta, meclis’te, her yerde mesleğine sahip çıkan, eylem ve
sözleriyle avukatlığın saygınlığına yeniden kavuşması için tüm enerjisiyle
çalışan, mağdurun veya failin kimliğine bakmaksızın insan hakları ihlal edilen
kimseyi yalnız bırakmayan, büyük veya küçük tek adamlara asla biat etmeyen bir
anlayışa sahiptir.
Çağdaş Avukatlar Grubu ve grubumuzun yönetimde olduğu
dönemlerde İzmir Barosu; hiçbir muktedir
karşısında eğilmeyen, mesleğimizin ve ülkemizin geleceğini hiçbir gücün
keyfiliğine bırakmayan, cübbesine düğme diktirmeyen bir İzmir Barosu olarak
ülkemizin aydınlık geleceği için ışık olmaya çalışmıştır. Gücümüzü ve
cesaretimizi bizimle yan yana yürüyen İzmir Barosuna üye tüm
meslektaşlarımızdan aldık.
Bizler, avukatlara ve avukatlık mesleğine yönelik
saldırıların giderek arttığı, savunma hakkının sınırlandığı, avukatlığın
itibarsızlaştırılmaya çalışıldığı bir dönemde, mesleğimizi yapmaya çalışıyoruz.
İzmir Barosu Çağdaş Avukatlar Grubu olarak zamanında
alınmayan duruşmaları, mahkemelerde, cezaevlerinde, karakollarda, icra
dairelerinde ve diğer kamu kurumlarında savunma hakkının kısıtlanmasını,
meslektaşlarımıza yönelik saldırılara karşı verdiğimiz mücadeleyi yargı
bağımsızlığı, hukuk devleti, demokrasi ve insan hakları için yürüttüğümüz
mücadeleden ayrı bir yere koymuyoruz.
Çağdaş Avukatlar Grubu olarak mesleğimizi icra ederken
karşılaştığımız sorunlar, ülkemizin içerisinde bulunduğu siyasi-ekonomik
krizden, ülkemizin kaynaklarının talan edilmesinden, insan hakları ve
demokrasinin rafa kaldırılmasından, siyasi iktidarın talimatlarıyla hareket
eden ve bağımsızlığını tamamen yitirmiş bir yargı düzeninden ayrı düşünülemez.
Hepsine karşı ortak, birleşik bir mücadele yürütmemiz gerektiğinin farkındayız.
Çağdaş Avukatlar Grubu yönetimindeki İzmir Barosu 1978
tarihinden bu yana kadın hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinin
en önünde yer almıştır. Özellikle son süreçte kadına yönelik şiddetin politik
ve kaynağının, siyasal iktidarın kullandığı ayrımcı, dışlayıcı ve
ötekileştirici, kadınları hedef haline getiren dilden aldığını açıkça ifade
etmiştir. Kadınların yaşam hakkını koruyan ve insan haklarını korumak için üye
devletlere yükümlülükler yükleyen İstanbul Sözleşmesinden hukuka aykırı bir şekilde,
tek bir adamın sözüyle ve gece yarısı kararnamesiyle çekilmesine karşı sokakta
ve mahkemelerde mücadelesini sürdürecektir.
Ve yine Çağdaş Avukatlar Grubu olarak yaşamı ve doğayı
savunmadan insan olunamayacağı bilinciyle, tüm canlıların eşit ve özgür şekilde
hayatlarını sürdürebileceği bir dünya için verilen mücadelenin parçası
olduğumuzu belirtmek istiyoruz. İklim
krizi ve küresel ısınma sorunlarının çözümünde tüm canlıların eşitliğinin
korunduğu politikaların üretilmesinin bir zorunluluk olduğu inancındayız.
Çağdaş Avukatlar Grubu, İzmir Barosu Yönetiminde olduğu tüm
dönemlerde Baroların sadece bir meslek örgütü olmadığını aynı zamanda hukukun
üstünlüğünü ve insan haklarını korumak ve geliştirmek görevlerinin bulunduğunu,
Avukatlık Kanunu’nun 76 ve 95. maddelerinden kaynaklı sorumluluğumuzun bilinci
ile insan hakları ihlallerinde, hukuk ve demokrasi mücadelesinde sözünü
söylemekten bir an geri durmamıştır.
Bu yıl, dünyada eşi görülmemiş, 21.Yüzyıl’ın en görkemli
bağımsızlık mücadelesinin sonrasında ilan edilen Cumhuriyetin, Cumhuriyetimizin
99. yaşını kutlayacağız.
Kuşkusuz ki Cumhuriyet, tüm kurum ve kurallarıyla
toplumumuzun en büyük değeri, en anlamlı kazanımıdır. Cumhuriyet, soyut bir
adlandırmadan, belirsiz bir tanımdan ibaret değildir.
Yaşadığımız çağ, kavramların içinin boşaltıldığı,
kelimelerin anlamından uzaklaştığı, uzaklaştırıldığı bir çağ. Ülkemiz tarihinde
zaman zaman olduğu gibi bugün de Cumhuriyet, özümsediğimiz niteliklerinden,
Cumhuriyeti Cumhuriyet yapan değerlerden uzaklaştırılmaya çalışılmaktadır.
Anayasa’da demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak
temellendirilen Cumhuriyetin ilkeleri ihlal edilmekte olup sürekli bir tehdit
altındadır.
Siyasal iktidarın kendisine hedef olarak koyduğu,
Cumhuriyetimizin 100. yaşında, 2023 yılında gerçekleşecek genel seçimlerden
çıkacak sonucun ülkemizin ve toplumumuzun yarını için büyük önem taşıdığı
tartışılmaz bir gerçekliktir.
Hukuk devletinin ayrılmaz bir parçası olan hukukun
üstünlüğünü savunan, bağımsız ve tarafsız yargı düzeninin inşaası için mücadele
eden, direnen Çağdaş Avukatlar Grubu olarak, Cumhuriyetin bütünlüğünü,
demokrasiyi, laikliği ve hukuk devletini, kısacası Cumhuriyetimizi savunmaya,
korumaya kararlı olduğumuzu bildirmek isteriz.
İzmir Barosunun, ülkemizin ve mesleğimizin geleceği için kritik bir döneme girdiğimiz bu süreçte; korkmayacak, teslim olmayacak, biat etmeyecek, mücadelenin en önünde yer alacak, birlikte üretecek, birlikte yönetecek bir Çağdaş Avukatlar Grubu yönetimine ihtiyacı olduğunun bilinciyle; yine, yeniden adayız.
İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT