Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği tarafından düzenlenen “Küresel Ekonomi ve Sanayide Yeni Trendler” sohbet etkinliğinde ekonomi ve sanayideki durum ile ihracatın sürdürülebilirliği konuşuldu.
Moderasyonu Ekonomi Geçmiş Dönem Bakan Yardımcısı ve
Eximbank Eski Genel Müdürü Adnan Yıldırım’ın üstlendiği etkinlikte, Koordinatör
Başkan Yardımcısı ve Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği
Başkanımız Yalçın Ertan, Ekonomist Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu ile SOCAR Türkiye
Rafineri ve Petrokimya İş Birimi Danışmanı Dr. Mevlüt Çetinkaya konuşmacı
olarak yer aldı.
Küresel ekonomiyi etkileyecek konuların başında ABD seçimlerinin geldiğini belirten Ekonomist Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu, “Donald Trump’ın seçilmesiyle bilinen ve bilinmeyen gelişmeler var diyerek sözlerini şöyle sürdürdü.
Bilinen ilk dönemde olduğu gibi daha korumacı politikaların
artarak devam edeceğini düşünüyorum. Çünkü dünya daha korumacı bir
globalleşmeden bölgeselleşmeye giden bir yapıya dönüşüyor. Bu, teorik ve pratik
olarak büyüme hızının yavaşlaması anlamına geliyor. Trump’ın Rusya ile daha
yakın olma ihtimali var. Trump’ın Putin ile yakınlığı, Çin’i yalnız bırakmak
istemesinden kaynaklanıyor. Böyle bir senaryoda, bizim ihracat, turizm ve
büyümemiz için olumlu olur. Trump’ın ilk döneminde, coğrafi olarak yakın
bölgelerin ticareti artarken uzak olan bölgelere düşüş yaşandığı görülmüştü. Bu
bizim için de önemli bir durum, bu bölgede yer alan bir ülke olarak. Fakat
bizim rekabet gücümüzdeki zorluklar içinde bu durumun bize ne kadar avantaj
sağlayacağı ise soru işareti. Bilinmeyen ise Orta Doğu’daki daha fazla
karışıklık olabilir. Trump’ın tam olarak müdahale edemeyeceğini düşünüyorum.
Orta Doğu’daki gerilim biterse bizim için en iyisi olur” diye konuştu.
Ege Demir ve Demirdışı Metaller Birliği Başkanı Yalçın
Ertan, Türk ihracatçısının rekabet gücünü giderek kaybettiğini söyledi.
Ertan, “Son üç yılda rekabetçiliğimizin yüzde 30’unu
kaybettik. Küresel korumacılık politikaları ve dünya pazarlarındaki sıkışma,
ihracatçıların işini zorlaştırıyor. KOBİ’ler ve küçük üreticiler ciddi
sıkıntılar yaşıyor. Birçok tesis kapanma aşamasına geldi” dedi. Sanayi
üretiminde kapasite kullanım oranının yüzde 75,2’ye düştüğünü belirten
Yıldırım, geçmişte büyüme performansının sanayiye dayalı olduğu dönemlerde daha
güçlü olduğu ifadelerine yer verdi.
Türkiye’nin bütüncül yaklaşımla yeni sanayileşme
stratejisine ihtiyacı olduğunu dile getiren Dr. Mevlüt Çetinkaya’da, sözlerini
şöyle sürdürdü;
Türkiye, büyümede dünyadan acayip ayrışıyor. Türk sanayi sektöründe ivme aşağıya doğru gidiyor. Sanayide zayıflama var. Türkiye’nin sanayide verimlilik konusunda ciddi problemi var. Türkiye, ticarette son dönemde dünya ticaretinin eğilimlerinin gerisine düştü. Türkiye’nin ticaret yapısı dünya ticaret yapısına göre ciddi bir değişikliğe uğruyor. Türkiye’de önümüzdeki dönemde sanayi alanında strateji yapılacaksa, açık veren sektörlerden yapılmalı. Türkiye yüksek teknoloji sanayi ürünlerini ithal eden, düşük ve orta teknoloji ürünleri ihraç eden bir dış ticaret yapısına sahiptir. Türkiye sanayi ürünleri ihracatı ürün ve pazar çeşitliliği avantajına sahip ancak sürdürülebilirlik için bu yeterli değil. Türkiye ihracatta daha çok coğrafi avantajını kullanıyor. Sürdürülebilirlik için bu yeterli değil. Bu durum, Türkiye sanayi üretimi ve ihracatının sürdürülemez olduğunu ortaya koyuyor. Ulusal düzeyde bütüncül bir yaklaşımla yeni bir sanayileşme stratejisine ihtiyaç var dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder