Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Çağatay Üstün, “Yüksek desibelli kornaların trafikte seyrine nasıl izin veriliyor? Bunun bir standardı yok mudur? Taksi ve dolmuşların kulakları tırmalayan kornalarına nasıl göz yumuluyor? Sürekli çalan kornaların çalınmasına neden izin veriliyor? diyerek şu ifadelere yer verdi.
Bu acil ve önemli sorun hakkında yapılması gerekenler oysa çok basit! Denetim ve bu denetimlere uygun olarak kanuni işlemin yapılması…
Araçların periyodik TÜV kontrolleri sırasında bu korna sesi yüksekliği neden saptanamıyor? Kimilerine göre araç muayene olmaya girerken uygun korna takılıyor, sonrasında ise yeniden yüksek sesli kornaya dönülüyor. Peki, etik midir? Tabii ki de hayır.
Düğün dernek var, düğün alayı kornalarla ilerliyor…
Sünnet var, araçların kornası caddeleri inletiyor…
Taksi, dolmuş yolcu alacak, devamlı basılan korna ile dikkat çekilmek isteniyor…
Hiç mi kimse rahatsız olmuyor?
Hiç mi yetkililerin bu konuda bir önlem almaya gereksinimi yok?
Etik ve ahlâki olmayan bir sistemde denetim zayıflar, yapılan olumsuz ve kanun/yönetmelik dışı işler görmezden gelinmeye başlanır. Oysa ki, bizlere çevremizi rahatsız etmememiz gerektiği kimi zaman hatırlatılmıştır. Peki, neden bunun aksini yapıyor ya da yapanları uyarmıyoruz?
Ehliyet sınavları için öğrenci yetiştiren öğretmenler klakson veya korna çalınması hususunda acaba bir bilgilendirme yapıyorlar mı? Yapıyorlarsa neden imtihan öncesinde buna uyuluyor, sonrasında ise unutulup gereksiz korna çalmak gibi kötü bir alışkanlığa devam ediliyor.
Artık şehirlerin karmaşık yaşamını daha da zorlaştıran korna çalmaya paydos demeliyiz.
Denetimler trafik ekipleri tarafından sıklaştırılmalıdır. Gereksiz korna çalanların tespiti yapıldıktan sonra bunların normal araç ses düzenine döndürülmesi sağlanmalı ve uyarı, gerekirse cezai yaptırıma gidilmelidir.
Evde uyuyanı var, sınava gireni var, yaşlısı, hastası var.
Peki, nedir bu duyarsızlık?
Gereksiz kornaya hayır!
Araçlarda sonradan takılmış yüksek desibelli kornaya da hayır!
İzmir Modern / Nurten ÖĞÜT
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder